Tualim.net

Tualim.net (http://www.tualim.net/)
-   Belirli Günler ve Haftalar Konulu Konuşma Metni (http://www.tualim.net/belirli-gunler-ve-haftalar-konulu-konusma-metni/)
-   -   Türk Dil Bayramı ile İlgili Konuşma Metni - Dil Bayramında Ahmet Necdet Sezerin Konuş (http://www.tualim.net/belirli-gunler-ve-haftalar-konulu-konusma-metni/4082-turk-dil-bayrami-ile-ilgili-konusma-metni-dil-bayraminda-ahmet-necdet-sezerin-konus.html)

Renklerin Dansı 22.09.11 02:18

Türk Dil Bayramı ile İlgili Konuşma Metni - Dil Bayramında Ahmet Necdet Sezerin Konuş
 
Türk Dil Bayramı ile İlgili Konuşma Metni - Dil Bayramında Ahmet Necdet Sezerin Konuşması




"Değerli Konuklar,
Ulu Önder Atatürk'ün başkanlığında toplanan Birinci Dil Kurultayı'nın yıldönümünde, sizlerle birlikte olmaktan ve düzenlenen bu anlamlı etkinliğe katılmaktan mutluluk duyuyorum.
Bir iletişim aracı olarak dil, yurttaşlar arasında duygu, düşünce ve inanç birliğini oluşturan ve toplumsal yapıyı güçlendiren en güçlü ortak bağlardandır.
Yüce Atatürk, öncülüğünü yaptığı çağdaşlaşma hareketinde, dil bağımsızlığını, siyasal ve ulusal bağımsızlığın ayrılmaz parçası olarak değerlendirip, dilimizin başka dillerin etkisinden kurtarılması yönünde çalışmalar başlatmıştır.
Atatürk'ün, Türk dilini ulusal kültürümüzün eksiksiz bir anlatıcısı durumuna getirmek ve dilimizi çağdaş uygarlığın kavram ve değerlerini karşılayacak yetkinliğe eriştirmek amacıyla başlattığı öngörülü girişimlerini, bugün de övgüyle anmakta, bundan sonra da bu yönde sürdürülecek çalışmalara gönülden destek vermekteyiz.
Yüce Atatürk, dil devrimiyle Türkçemizi kendi öz değerlerine dayanarak, çağdaş bir kültür diline ulaştırmayı amaçlamıştır.
Büyük Türk devriminin içinde özel ve yaşamsal rolü olan Dil Devrimi, ulusallaşma sürecinin çok önemli yapı taşlarından biri olmuştur.
Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşuyla Türkçemiz, etkisi altında bulunduğu yabancı dillerden arındırılmış, Cumhuriyet'in amaçlarına koşut çağdaş bir kimlik kazanmıştır.
Bu amaç doğrultusunda, Atatürk'ün yönergeleriyle kurulan Türk Dil Kurumu'nun yanı sıra, yazarlarımız, sanatçılarımız, bilim adamlarımız ve tüm aydınlarımız özverili çalışmalarda bulunarak, Türk dilinin çağdaş bir devlet ve bilim dili olmasında önemli katkılar sağlamışlardır.
Yüce Önder Atatürk, dili, ulus olmanın en başta gelen ögesi olarak değerlendirmiş, ulusal duygu, düşünce ve yönelişin, ulusal benlik ve bilincin ulusal dile bağlı olduğunu vurgulamıştır.
"Türk Milletinin dili, Türkçe'dir. Türk dili dünyada en güzel, en zengin ve en kolay olabilecek bir dildir. Onun için her Türk, dilini çok sever ve onu yükseltmek için çalışır. Bir de Türk dili Türk Milleti için kutsal bir hazinedir. Çünkü Türk milleti geçirdiği nihayetsiz felâketler içinde ahlâkını, ananelerini, hatıralarını, menfaatlerini, kısacası bugün kendi milliyetini yapan her şeyin dili sayesinde korunduğunu görüyor. Türk dili Türk Milletinin kalbidir, zihnidir." sözleri, Atatürk'ün dile verdiği önemi ve Türk dilini, Türklüğün en temel taşlarından ve en büyük zenginliklerinden biri olarak algıladığını ortaya koymaktadır.
Değerli Katılımcılar,
Yurttaşlarımızın evrensel kavram ve düşünce biçimlerinden etkilenerek, onları etkileyecek duruma gelmesinin ve kültürümüzün gelişip, dünya kültürüyle bütünleşmesinin ön koşulu, ulusal birliğimizin yapı taşlarından olan dilimizi korumak, zenginleştirmek ve yozlaşmaya uğramasını engellemektir.
Birarada yaşayan insanların birbirlerini anlamalarına, tanımalarına ve düşüncelerini anlatabilmelerine, doğru iletişim kurmalarına olanak veren dil, aynı zamanda kitleleri birleştirme, yakınlaştırma ve kaynaştırma ögesidir.
Dil, duygu ve düşüncelerin anlatımını sağlayan en etkili araç olmasının yanı sıra, yapısı, kullanım olanakları ve sözcük dağarcığının genişliği ile düşünce gelişimini olumlu yönde etkilemektedir.
Bu nedenle, Türkçemizin yeni sözcükler türetilmesini olanaklı kılan yapısı işlevsel kılınmalıdır.
Türk dilinin, dünyadaki tüm gelişmeleri insanımızın izlemesine olanak verecek nitelikte olması sağlanmalı, her kavram ve düşünce biçiminin Türkçe'de karşılığı bulunabilmelidir.
Öz Türkçe'nin kullanımına gereken duyarlılık ve özenin gösterilmemesi dilimizi bozmakta ve dilin gelişimini istenmeyen yöne sürüklemektedir.
Unutulmamalıdır ki, kültürümüzün evrensel niteliğinin ve Ulusumuzun saygınlığının artması, Türkçe'nin yaşayan bir dil olarak gelişimini sürdürmesiyle olanaklıdır.
Değerli Konuklar,
Siz değerli katılımcıların çok iyi bildiği gibi, dilimizde kimi sorunlar yaşanmaktadır. Türkçemizin yaşadığı sorunların çözümünde öncelikli olarak yurttaşların doğru Türkçe kullanımına özendirilmesi ve bu yönde eğitilmesi gerekmektedir.
Anadil öğrenimini kendiliğinden tamamlanan bir süreç olarak değerlendirmek dil gelişimini önemli ölçüde yavaşlatmaktadır. Anadil öğreniminin, yabancı dil öğrenimi gibi yoğun uğraş gerektirdiği, sağlıklı anadil gelişiminin başka uzmanlıkların yolunu açacağı bilinmelidir.
Eğitim kurumlarımız bu konuya önem vermeli, Türkçe derslerinin kapsamı, yaşamın her alanından kesitler sunan metinlerden, özellikle çağdaş Türk yazınının yetkin yapıtlarından oluşturulmalıdır. Bu derslerde sözcük dağarcığının geliştirilmesi üzerinde durulmalı, çocuklarımıza küçük yaşlardan başlayarak, Türkçe'nin anlatım gücü, atasözleri ve deyimlerle zenginleşen renkli yönleri öğretilmelidir.
Ders kitaplarında, sıklıkla yapılan anlatım ve yazım yanlışları tümüyle ortadan kaldırılmalı, yanlışların sürdürülmesi önlenmelidir.
Özellikle geniş kitlelere seslenerek, dilin kullanımını ve gelişimini doğrudan etkileyen yazılı, sözlü ve görsel basınımız, sorumluluklarının bilinciyle, dil kullanımına özen göstermeli, dil yanlışlarından sakınmalıdır.
Bu konuda yönetimlere de önemli görevler düşmektedir. Eğitim ve öğretimin devlet politikası olması gerektiği hiçbir zaman unutulmamalı, çağdaş düşünceye, kültüre ve sanata saygılı olunmalı, bu değerler gençlere benimsetilmeli ve yaşatılması sağlanmalıdır.
Değerli Konuklar,
Dilin en doğru biçimde kullanıldığı yerlerin başında kuşkusuz üniversitelerimiz bulunacaktır. Üniversite hocalarının yazıları dilin güzel ve yetkin kullanımının örneği olmalıdır. Çünkü, bilim ve dil arasında çok sıkı bir bağ bulunmakta, insanlığı aydınlatan ve insanlığın önüne yeni ufuklar açan bilimin anlaşılırlığı ve paylaşılması dilin sunduğu olanaklarla gerçekleşmektedir.
Buluşlarıyla kendine dünyada yer edinmeye çalışan bilim insanı, yabancı diller kadar kendi dil yapısını ve sözcük türetme kurallarını iyi bilmeli sözcük dağarcığını genişletmelidir.
Bilimin ve tekniğin artan gereksinimlerini karşılamak için yeni terim ve sözcükler türetilmesi, dilleri geliştirdiği gibi, bilim insanının düşüncelerinin kapsamını genişletmekte, yaratıcılığını olumlu yönde etkilemektedir.
Bilim dallarının kendilerine özgü kavramları dışında, konuşma ve yazı dili, anlam karışıklıklarına olanak vermeyecek biçimde olmalıdır.
Atatürk de bilim dilinin ve her düzeydeki eğitim dilinin Türkçe olmasına büyük özen göstermiş, bu konuya kendi de emek vererek kitap hazırlamış, matematik terimlerinin öz Türkçe karşılıklarını bularak dilimize kazandırmıştır.
Değerli Konuklar,
Toplumların bilgi, kültür ve sanat düzeyleri, dillerinin ve anlatım olanaklarının gelişimine koşut çizgidedir. Dilin geliştiği ortamda, her alanda yaratıcılık da gelişir.
Ülkemizde bugün yazılı ve sözlü iletişimde büyük bir dil bozulması yaşandığını görmek bizleri üzmektedir. Bu bozulmanın yaşanmaması için, Türkiye Cumhuriyeti'nin tüm yurttaşlarının dilini sevmesi ve tüm beklentilerini karşılayacak zenginlikte olduğunun ayırdında olması gerekmektedir.
Türkiye Cumhuriyeti'nin temel devlet felsefesinde yer alan Türk toplumunu çağdaş uygarlık düzeyinin üzerine çıkarma düşüncesi, dilimizin bu düzeyin gerektirdiği kavram, sözcük ve terimleri karşılayacak bir kültür dili durumuna getirilmesiyle olanaklıdır.
Dil bilincini oluşturmanın, ulusal kimlik, kişilik ve benliğimizin oluşturulmasının en etkili yolu olduğunu ve Türkçe'nin yaşayan bir dil olarak gelişimini sürdürmesinin Ulusumuzun saygınlığını artıracağını unutmamalıyız.
Tüm bireylerin, Türkçemizin doğru ve etkili kullanımı konusunda duyarlı olması, yabancı sözcüklerden arınmış konuşma ve yazı dilini yeğlemeleri birbirimizi daha doğru anlamak ve iyi tanımak yönünden büyük önem taşımaktadır.
Bir ulusun, ekonomik, siyasal, kültürel bağımsızlığını ve dünyadaki onurlu yerini korumasının, benliğine sahip çıkmasıyla, kendisine güvenmesiyle ve ulusal dilini bir zengilik olarak yaşatması ve geleceğe taşımasıyla olanaklı olduğunu vurguluyor, Toplantı'nın verimli geçeceğine inanıyor, sizlere esenlikler diliyorum."



Kaynak:T.C. CUMHURBAŞKANLIĞI : Dil Bayramı dolayısıyla düzenlenen etkinlikte yaptıkları konuşma

Biyografi Renk 01.09.17 01:47

Türk Dil Bayramı ile İlgili Konuşma Metni - Dil Bayramında Ahmet Necdet Sezerin
 
Türk Dil Bayramı ile İlgili Konuşma Metni - Dil Bayramında Ahmet Necdet Sezerin Konuşması

Teşekkürler


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 04:06.

Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0 RC 2
Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.