Tualim.net

Tualim.net (http://www.tualim.net/)
-   Belirli Günler ve Haftalar Konulu Şiirler (http://www.tualim.net/belirli-gunler-ve-haftalar-konulu-siirler/)
-   -   Hayvanları Koruma Günü Konulu Şiirler - Hayvanları Koruma Günü ile İlgili Şiirler (http://www.tualim.net/belirli-gunler-ve-haftalar-konulu-siirler/3466-hayvanlari-koruma-gunu-konulu-siirler-hayvanlari-koruma-gunu-ile-ilgili-siirler.html)

Belirli Gunler 17.11.10 23:13

Hayvanları Koruma Günü Konulu Şiirler - Hayvanları Koruma Günü ile İlgili Şiirler
 
Hayvanları Koruma Günü Konulu Şiirler - Hayvanları Koruma Günü ile İlgili Şiirler - Hayvanları Koruma Günü Şiirleri - Hayvanları Koruma Günü



Arılar

Emdiniz arılarım elma çiçeklerini,
Doldurdunuz bahçenin bütün peteklerini
Şimdi, tutun baharın, tutun eteklerini,
Gökte vızıldayarak uçun, uçun arılar.

Beyaz beyaz dallara, çiçeklere kondunuz,
Tepeler çıktınız, ovalara indiniz,
Bir çiçekten emip bir bu ota döndünüz
Haydi tepemden halka halka geçin arılar.

Böğürtlen içinde altın bir eviniz var,
Odalarınız sarı sarı balla doludur,
Beni de evinize davet edin bu bahar,
Sofranızda bana da bir yer açın arılar.


Ceyhun Atuf KANSU

Belirli Gunler 17.11.10 23:13

Aslan
 
Aslan

Kuyruğu var yelesi var
Önü geniş arkası dar
Görkemli bir gövdesi var
Hayvanlar kralı aslanın
Ormanda yüzlerce cariyesi
Binlerce kölesi var

Parkları meydanları
Müzeleri süsler yontusu
Ağzı mağara kapısıdır
Dişleri diş değil hançer
Yoktur kimseden korkusu


Ali YÜCE

Belirli Gunler 17.11.10 23:14

At
 
At

Motor bulunmadan önce
Canlı bir motordu at
Arabaya koşulurdu
Tozlu yollar karlı dağlar
Hep onunla aşılırdı

Üç çeşit yürüyüşü var
Biri tırıs biri rahvan
Dağda rüzgâr gibi geçer at
Dörtnala gider ovada
Kanatlanıp uçar at

Acıkınca koca karnı
Otla samanla doyurur
Konuşamaz bizler gibi
Sevincini, acısını
Kişneyerek duyurur

Ali YÜCE

Belirli Gunler 17.11.10 23:14

Ayı
 
Ayı

Ak ayı kara ayı
Hiç düşme dara ayı
Ormanda bunaldıysan
Sıkıldıysan yalnızlıktan
Göç kutuplara ayı

Boyu uzun kuyruğu kısa
Kilosu var ayının
Ateş yakmayı bilmez
Yorganı yok yastığı yok
Döşeği kar ayının

Kış uykusuna yatar
Düşünde yaz görür ayı
Dört ayağı var ama
İki ayağı üstünde
İnsan gibi yürür ayı

Ali YÜCE

Belirli Gunler 17.11.10 23:15

Balarısı
 
Balarısı

Çiçeği var dalı var
Peteğinde balı var
Topu yok tüfeği yok
Küçücük bir iğnesi
Ufacık bir canı var
Dört kanadı var arının
Onlarla uçar dolaşır
Altı tane bacağı var
Çiçek tozu taşır ikisi
Dördü yürümeye yarar

Pembe misin sarı mısın
Beş gözlü dört kanatlı
Çok çalışkan arı mısın
Balın yüksek mühendisi
Peteğin mimarı mısın

Arılar güzeli ana arı
Doğduktan birkaç gün sonra
Göz kırpar erkek arılara
Çiftleşme uçuşuna çıkar
Öpüşürler koklaşırlar
Evlenirler havada

Kızdırma dişi arıyı
Çöp sokma kovanına
Sinirlenir sokar seni
Bu nasıl iş anlamadım
Kendi sokar kendi ölür
Kıyar kendi canına

Ali YÜCE

Belirli Gunler 17.11.10 23:15

Balıklar
 
Balıklar

İnsanlar öyle çok seviyor ki
Denizde yüzmeyi
Acaba balıklar da sever mi
Karalarda gezmeyi?

Eğer seviyorsan güzel balık
Anlamasan da dilimden
Gel tut elimden
Göstereyim sana
Güzelliklerini dünyamızın.
Anlatırım sana
İnsanı uzun uzun.

Ne…
Biliyor musun ne mal olduğumuzu bizim? ..
Seni yiyoruz ha,
Üzgünüm güzel balık
Haklısın.


Fevzi GÜNENÇ

Belirli Gunler 17.11.10 23:16

Balıklar
 
Balıklar

Şaşıyorum şu küçük balıklara:
Nasıl yaşıyorlar denizde
Böyle ömürlerinin sonuna kadar?
Hiç merak etmiyorlar mı yeryüzünü,
Doğan ayı, batan günü?
Sudan başka yer bilmiyorlar,
Ne mevsimlerin değiştiğinden,
Ne günlerin geçtiğinden haberleri var.
Kıskanıyorum şu ufacık balıkları :
Neden bizden iyi yüzüyorlar?
Onların bizim gibi
Ne eli, ne ayağı var!..


Şükrü Enis REGÜ

Belirli Gunler 17.11.10 23:16

Bin Başlı Boğa
 
Bin Başlı Boğa

MAĞARADAN ÇIKTI GAMBA

İlkeldi yerler gökler
Canlı cansız dağ taş
Uçan kuş uçmayan kuş
Hava su bitki toprak
İlkeldi aylar yıllar
Sevmek ölmek yaşamak
İlkeldi göz yaşları
İlkeldi gülmek ağlamak

Milattan baruttan önce
Biledi baltasını Gamba
Sürterek ön dişlerini
Çıktı mağradan dışarı
Baltasının ağzı yalap yalap
Daldı Silpius ormanına
Keserek ışığı gölgeyi
Korkuyu korkutarak

BİR BOĞAYA RASTLADI

Önde korku arkada Gamba
Tırmandılar Silpius dağına
Yüzü sararmıştı korkunun
Tutulmuştu dizleri
Önce büzüldü küçüldü korkucuk
Sonra silkini verdi birden
Bir boğa oldu kocaman
Bir boğa ki bin başlı
Gözleri çıngıl çakmak
Soluğu göğü yakıyordu

Puf dedi korku-boğa
Ağzından fışkırdı öfkesi
Çıktı göğe indi yere
Dağları ufalttı gölgesi
Çoğaldı boynuzları bin bin
Gitti öte öte korku-boğa
Geldi beri beri bin bin
Bin bin yürüdü ayakları
Gözleri baktı bin bin
Soluğu ölüm kokuyordu

PİŞİRİP YEDİ BOĞAYI

Uuu dedi uludu Gamba
Irgalandı Silpius dağı
Çoğaldı elleri ayakları
Yüreği çoğaldı bin bin
Çıktı göğe indi yere
Savrudu baltasını bin bin
Bin başlı boğa üzerine
Devrildi yere boğacık
Ormanı sularken kanı
Ağlıyordu gözleri bin bin

Sürterek odunu oduna
Yaktı ilk ateşi Gamba
Pişirip yedi korku-boğayı
Yalap yalap dilleri
Gözleri çıngıl çakmak
Yaladı ellerinin kanını
Sildi kıllı gövdesine
Sonra mağarasına girdi
Gömüldü karanlığın içine
Taş yastığa koydu başını
Uzandı taş yatağına

BOĞA DİRİLDİ DÜŞÜNDÜ

Gözlerini yumar yummaz
Daralmaya başladı mağara
Gamba şişmeye başladı
Dirildi karnında korku-boğa
Oflayıp puflayarak bin bin
Ateşin üstünden atlayarak
Deşiniyordu Gamba'nın karnında
Binlerce boynuzlarıyla

Daraldıkça daraldı mağara
Sıkıştıkça sıkıştı Gambacık
Yamyassı oldu gövdesi
İki duvar arasında
Tepiniyordu karnında boğa
Binlerce ayaklarıyla
Çıkarak göğe inerek yere
Pişirip yiyordu Gamba'yı
Binlerce dişleriyle


BAŞLADI YENİ BİR GÜNE

Yiyip bitirince Gamba'yı
Uyudu bin başlı boğa
Küçülmeye başladı korku
Büyümeye başladı mağara
Doğdu Küncülü Boğaz'dan güneş
Bitti bin yıllık gece
Çıktı Gamba'nın karnından
Bin başlı boğa
Gitti geldiği yere

Uuu dedi uyandı Gamba
Fışkırttı sevincini göklere
Biledi baltasını bin bin
Sürterek ön dişlerine
Gözleri çıngıl çakmak
Baltasının ağızı yalap yalap
Düştü korkunun peşine
Korkarak korkutarak
Başladı yeni bir güne

Ali YÜCE

Belirli Gunler 17.11.10 23:17

Boncuk
 
Boncuk

Kahverengi benekli,
Tüyleri yumuşacık,
Mırıl mırıl mırıldar,
Ne sevimli sıcacık,

Her yemeği beğenmez,
Binbir oyun binbir naz,
Ben nerede, o orda,
Peşimden hiç ayrılmaz.

Oynatır kuyruğunu,
Sevildiğini anlar,
Kurulur pencereye,
Sokağı seyre dalar.

Ben içeri girince,
Gözlerim onu arar,
Otururum o gelir,
Beni sımsıcacık sarar.

Gözleri ışıl ışıl,
Mırlıyor, miyav diyor,
Ses veriyor sevgime,
Beni mutlu ediyor.


Rıfkı KAYMAZ

Belirli Gunler 17.11.10 23:17

Bukalemun
 
Bukalemun

Ayakları kısa kısa
Dili ve kuyruğu uzun
Girdiği her ortamın
Rengini alır bukalemun

Ağır ağır dönen gözler
Yanıp yanıp sönen gözler
Bir yumulur bir açılır
Dörtbir yanı gören gözler

Çok ağırdır adımları
Yürür gibi durur gibi
Diliyle yakalar avını
Süngü ile vurur gibi

Ali YÜCE


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 08:51.

Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0 RC 2
Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.