Truva Savaşı - Mitolojide Truva Savaşı - Yunan Mitolojisinde Truva Savaşı 
             
            
            
            Truva Savaşı - Mitolojide Truva Savaşı - Yunan Mitolojisinde Truva Savaşı 
Yunan mitolojisinde, Truva'lı Paris'in Sparta Kralı Menelaus (Menelaos)'un karısı Helen'i kaçırması sonucunda Yunanlıların (Akaların) Anadolu'daki Truva kentine saldırmasını konu alan savaştır. Savaş, Yunan mitolojisi ve edebiyatında çok önemli bir yere sahiptir ve detayları Anadolu'lu ozan Homeros'un İlyada ve Odysseia adlı destanlarında anlatılmaktadır. İlyada, on yıl süren savaşın son bir aylık dönemini en ince ayrıntılarına kadar anlatırken Odysseia, Yunanlı komutanlardan Odysseus'un Truva'nın düşüşünden sonra vatanı İthaka'ya yaptığı yolculuğunu dile getirir. 
Zeus, düzenlediği bir toplantıya tanrıçalardan Eris'i davet etmez. Bunun üzerine Eris, toplantıya altın bir elma göndererek, bunun "en güzel tanrıçaya" verilmesini ister. Athena, Hera ve Afrodit altın elmanın kime verilmesi gerektiği konusunda anlaşmazlığa düşünce Zeus, tanrıçaları Paris'e gönderir ve en güzel tanrıçayı 
Truva'nın mitolojik bir kent olduğu düşünülürken, 1870 yılında Alman arkeolog Heinrich Schliemann tarafından başlatılan ve ikinci dünya savaşından önce Amerikan arkeolog Blegen tarafından gerçekleştirilen kazıların sonucu olarak, Çanakkale Boğazı'nın güney sahillerinde, Küçük Asya’nın kuzey batısındaki Troas bölgesinde bir sırtın üstünde bugünkü Çanakkale’nin birkaç kilometre güney batısındaki Hisarlık tepesinde dokuz kere yıkılıp yeniden kurulmuş çok eski bir şehir bulundu. Truva, deniz baskınlarından korunacak kadar içeride olmasına karşın Helespontos (Çanakkale)ile Karadeniz’i bağlayan ticaret yoluna hakim olacak kadar denize yakın bulunuyordu. Her 
Hititler 
 
Hitit İmparatorluğu 
M.Ö. II bin yılın ortalarında Hisarlık tepesinin doğusunda kalan topraklar büyük Hitit İmparatorluğuna aitti. M.Ö. 1250 - 1220 yılları arasında krallığını sürdürmüş olan Hitit kralı IV. Tuthaliya'ya ait bir kaya anıtında 2 yer isminden bahsedilir - Wilusa ve Troas. Hititoloji bulgularına göre Truva (İlion), Hititlerin sözünü ettiği Wilusa kentidir. Böylece günümüzden beş bin yıl önce Truva'da Hititlerin yaşamış olduğu ortaya çıktı. Şehrin yeni bulunan bronz mührü eski Yunanca değildi, Anadolu'da binlerce sene önce konuşulan Luvi dilinde kazılmıştı. Toprağın metrelerce altından çıkarılan evler de Yunan özelliği taşımıyorlardı; ve Anadolu'ya mahsustular. 
Troya ve Helen 
 
Helen ve Paris 
Sparta Kralı Tydareus'un kızlarından biri olan Helen,dünyanın en güzel kızlarından biri idi. Annesi Leda'dır. Zeus kuğu şekline girip Leda'yı kaçırmıştır. 
Odysseus  
 
Homerik Yunanistan 
Odysseus, Odisseas Penelope ile evli ve ondan Telemachus adlı bir oğlan çocuğuna sahiptir. Savaştan kaçınmak için deli taklidi yapar ve tarlasına tuz eker. Palamades ondan daha kurnaz çıkarak küçük oğlanı sabana koşar. Odysseus, kendine gelir oğlunu isteksizce öldürecektir. Aklı başında olduğu gerçeğini açıklar ve savaşa katılır. Yunan edebiyatında önemli yere sahip olan destanlar yüzyıllarca ağızdan ağza dolaşmış M.Ö. 700 yıllarında yazıya aktarılmıştır. Homeros'un İlyada'sı da bu dönemde ortaya çıkmıştır. Destanların yazıya alınmadan önce saraylarda aidoslar (şarkıcılar) tarafından dönemin çalgı aletleri olan forminks ve kitara eşliğinde okunulduğu bilinmektedir. Homeros halk 
Akhilleus  
Akhilleus (Aşil) Yunan mitolojisine en çok konu olmuş kişidir. Homeros’un İlyada destanı aslında Truva Savaşı ile birlikte, Akhilleus’un destanıdır. Akhilleus Peleus ile Thetis’in oğludur. Thetis, Nerus’un kızı yani bir deniz tanrıçasıdır. At adamın yanında (kherion) büyütülür ve eğitilir.Akhilleus az yaşasa da ünlü yaşamayı seçmiş ve bunun İçin Troia savaşına katılmaya karar vermişti.  
 
Akhilleus'un annesi bir tanrıça olduğu için, doğumunda kutsal sularla kutsanarak ölümsüzlük bahşedilmiş ancak suya batırılırken topuğundan tutulduğu için topuk su dışında kalmış ve yalnızca buradan öldürülebilmesi sözkonusu olmuştur. Akhilleus zırh ve miğfer ile korunurken, açıkta olan az sayıdaki eklem yerlerinden biri 
Akalar  
Akalar eski Yunanistan’da bir ırktır.İ.Ö 2000 yılı başlarında kuzeyden ve doğudan göçen kavimlerin Yunanistan’daki Kar’larla birleşip kaynaşmasından doğmuş yeni bir ırk olduğu yarımadaya kuzeyden güneyden geldikleri tahmin edilmektedir. Avrupa’dan gelen İndrogermenlerle adalar yoluyla Yunanistan’a geçen Anadoluların kültür ve dil özelliklerini taşırlar. Grekçe öğeleri az arkaik Bir Yunanca konuşurlardı. İ.Ö 1600’dan sonra yüksek ve özgün bir kültür yarattılar. Yunanistan’da birçok krallıklar kurdular.Bu krallıklar arasında çok yakın ve sık ilişkiler vardı. Zaman zaman türlü nedenlerle krallıklar arasında savaşlar çıkmış, güçlü krallar krallıklara egemen olmuş,arada deniz aşırı savaşlara çıkmışlardır. Fakat hiçbir zaman kent devletleri merkezi bir devlet çatısında birleştirilemedi. En büyük devletler bile feodal nitelikten kurtulamadı.Yazıyı bilirlerdi.Dinsel yaşamlarında tanrı kültünden ölüler kültü 
Truva Savaşı 
 
Truva'da üst üste 19 tabaka farklı medeniyet kalıntısı var. Homeros, "İlyada"sında Troya savaşını ayrıntılarıyla anlatmaktadır. Sözlü gelenekten yazıya M.Ö 5. yüzyılda geçmiştir fakat nasıl geçtiğini bilemediğimiz gibi, metinde geç dönemde yapılan değişikliklerin kesin amacını kestirmek bizim için güçtür. Ama Homeros bir savaşın toprağı bereketli Troya'da geçtiğini söylüyor. Şu çok ünlü Troya savaşının hikâyesi ise kısaca şöyle ortaya çıkmıştır. Homeros’un İlyada adlı destanı Troya destanı adını taşısa da orada Truva savaşı efsanesinin ancak bir kısmı anlatılmıştır. Efsaneye göre Truva şehri kral soyunun atalarından biri olan Tros tarafından kurulmuştur. Tros Zeus’un oğlu Dardonos’un torunudur. Tros’un torunu Laomedon Truva surlarını tanrı Apollon ile tanrı Poseidon’a yaptırmştır. Asıl Truva savaşı efsanesinde Tros’un kendisi 
 
 
Paris  
Paris Priamos’un karısı Hekabe’den doğan küçük oğludur. Kraliçe onu doğurmadan bir gün önce rüya görür. Karnından çıkan bir alev Truva surlarını sarıp bütün şehri yangına çevirmiş. Falcılar bunu kötüye yorarak doğacak çocuğun bütün şehri yıkımına sebep olacağını söylemişler. Bebek doğunca Priamos kurtlar kuşlar yesin diye onu bir uşağı ile İda dağına bıraktırmış, fakat bir dişi ayı Paris’i emzirmiş, sonra bir çoban onu bulmuş, kendi çocukları ile birlikte büyütmüştür. Paris, İda dağında güzelliği ve çalışkanlığı ile ünlü bir çoban olmuş sürülerine iyi baktığı için ona koruyucu anlamına gelen Alexsandros adını takmışlar. O sıralarda Peleus ile Thetis’in Olimpos’ta yapılan düğün törenine kötü bir olay çıkmasın diye kavga tanrıçası Eris çağrılmamıştır. Buna kızan Eris bir altın elmanın üzerine en güzeline diye yazarak atar Hera Athena ve Aphrodite’ten her biri en güzel tanrıçanın kendisi olduğunu iddia eder. Zeus en güzelini seçmek için her nedense Paris’i hakem tayin eder ve Tanrıçaları rehber Tanrı Hermes ile ida dağına gönderir. Tanrıçaların her biri Paris’e altın elma karşılığında bir bağışta bulunmaya söz verir. Hera Asya Krallığını Athena sonsuz akıl ve başarıyı Aphrodite Spartalı 
Savaşın nedenleri  
Paris Truva sarayında bir süre yaşadıktan sonra Yunanistan’a, Sparta’ya gitmek üzere gemiler hazırlatır ve oraya gider. O sıralarda Sparta kralı olan Menelaos ile karısı güzel Helena’nın konuğu olur Helena Sparta kralı Tyndros’un karısı Leda ile tanrı Zeus’un kızıdır.Helana büyür güzeller güzeli bir kız olur ve evlilik çağına geldikten sonra kocası olarak Menelaos’u seçer.Menelaos büyük babasının ölümü üzerine Girit’e gittiğinde Paris onun hazineleri ve birtakım malları ile Helena’yı kaçırır.Menelaos karısının kaçırıldığını öğrenince ağabeyi Mykenai kralı Agememnon’u yardıma çağırır. Önce savaş çıkmasın diye Menelaus ile birlikte Truva’ya elçi gider. Fakat bu elçilik başarısızlıkla sonuçlanır.Bunun üzerine Odysseus Truva savaşında Akaların en büyük 
Savaşın Gelişimi  
Tarihte tanıdığımız batı dünyası ile Asya arasındaki ilk büyük çarpışma başlamış olur. Fakat Akalar hemen Truvalılarla savaşa girmemiş ancak şehri kuşatmışlardır. Akalar dokuz yıl süren kuşatma sırasında Truva çevresindeki zengin bölge ve şehirlerin değerli silahlarını yağmalamak ile kalmamışlar güzel genç kız ve kadınlarını kaçırarak komutanlar aralarında paylaşmışlardır. Daha sonra iki ordu karşı karşıya gelmişlerdir. Paris Menelaos ile teke tek savaşmayı ve savaşı kazananın Helena’yı almasını teklif eder teklif kabul edilir. Savaş sırasında Menelaos Parisi yenmek üzereyken Tanrıça Afrodit araya girer ve Paris’i kurtarır. Başka bir savaşcı olan Pandoros’un Menelaos’a bir ok atmasıyla iki ordu birbirine girer. Akalı savaşçılar birçok Truvalıyı öldürürler. Bu korkunç savaşa tanrılardan Athena, Aphrodite ve Ares de katılır. Korkunç savaşın 
- Hektor'un Patroklos ile savaşında, bir çok kaynakta yukarıdakinden farklı bir durum anlatılır. Esas duello Akhilleus ile Hektor arasında olacaktır, ancak savaşta gerçek bir savaş nedeni bulamayan ve esasında truva savaşına gönülsüz katıldığı ve savaşta bir türlü nihayetlenmediği için keyifsiz olan Akhilleus duelloya girmek istemez. Akhilleus'un kankası olan Patroklos ısrar eder ama ama Akhilleus'u ikna edemez. bunun üzerine Patroklos askerlerin moralinin düşmemesi için Akhilleus'un zırhını gizlice giyip Akhilleus' muş gibi duelloya gider. Duello'da Hektor zırhın içindekinin Akhilleus olmadığını anlar, zira hem zırh Patroklos'a oturmamıştır (zira yapı olarak Akhilleus'tan zayıftır) hem de Patroklos Akhilleus 
Savaşın Sonuçları  
Savaş böylece on yılını doldurduğu halde hala uzayıp gitmektedir. Akhilleus’un oğlu Neoptolemos katılırsa savaşın sona ereceği şekilde çıkan bir söz üzerine O da savaşa katılmıştır; fakat savaş hala sürüp gitmektedir. Bunun üzerine kurnaz Odysseus Truva atı fikrini öne sürer. Bu tahta at Epeios tarafından yapılır ve Truva kapıları önüne bırakılır. En iyi Aka kahramanı Neoptolemos bu tahta atın karnında saklanmışlardır. 
Aka ordusu ve casus Sinon’un planı neticesinde Truva şehrine girerler ve şehri ateşe verirler. Priamos ve 
         
        
 
   
        
        
        
        
        
        
        
            
                __________________G ö k k u ş a ğ ı