Tualim.net  

Go Back   Tualim.net > Kültür&Sanat&Edebiyat > Sinema

Sinema Sinema tarihi,Sinema filmleri tanıtımı,sinema hakkında dökümanlar...

Türk Sinema Tarihi 1961-1970

Sinema kategorisinde açılmış olan Türk Sinema Tarihi 1961-1970 konusu , ...



Konu Bilgileri
Konu Başlığı
Türk Sinema Tarihi 1961-1970
Konudaki Cevap Sayısı
0
Şuan Bu Konuyu Görüntüleyenler
 
Görüntülenme Sayısı
2703

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 26.09.09, 23:52   #1
Kullanıcı Profili
Moderator
 
Sinema Renk - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Tualim.NetSinema Renk
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Sep 2009
Yaş: 37
Üye No: 221
Mesajlar: 44
Konular: 44
Bulunduğu yer: Bursa
Standart Türk Sinema Tarihi 1961-1970

Türk Sinema Tarihi 1961-1970


1961

Film sayısı giderek tırmanıyor. Bu yıl tam 113'e ulaştı. Türker İnanoğlu'nun Hancı'sı ile Ümit Utku'nun Yaban Gülü büyük gişe hasılatları elde ettiler. Nejat Saydam'ın Küçük Hanımefendi adlı filmi oyuncu Belgin Doruk'a yeni bir ün sağlarken, bu arada "hanımefendi-beyefendi" türünde dizilerin modasına da yol açtı. Münir Hayri Egeli Kolsuz Bebek'le ilk kez sinemamızda birbirinden bağımsız, üç öykülü film denemesini gerçekleştirdi.

Oyunculardan Muzaffer Tema ile Kenan Pars yönetmenliğe başladılar. Ülkü Erakalın, Süreyya Duru, Natuk Baytan ve Halit Refiğ ilk filmlerini çektiler. Oyuncu Orhan Günşiray, polisiye filmlerin "yerli Mayk Hammer"i olarak tipine otururken, bu tür sinemaya da yeni bir aksiyon getirdi.

Senaryocu Vedat Türkali ile işbirliğine girişen Ertem Göreç olumlu bir başarı kazandı. Konut sahibi olmak için çırpınan bir avuç insanın öyküsünü dürüst bir çaba içinde görüntülediği Otobüs Yolcuları, yılın en iyi filmlerinden biri oldu. Sinema eleştirmeni Halit Refiğ, geçirdiği asistanlık döneminden sonra Yasak Aşk'la bir ilk film ortaya koydu.

İstanbul Belediyesi, Sanat Festivali'ne ek olarak, bir "Yerli Filmler Yarışması" düzenledi: En başarılı film: Kırık Çanaklar (Memduh Ün)
En başarılı yönetmen: Memduh Ün
En başarılı senaryo: Metin Erksan (Gecelerin Ötesi)
En başarılı görüntü yönetmeni: Turgut Ören (Ölüm Peşimizde)
En başarılı kadın oyuncu: Lale Oraloğlu (Kırık Çanaklar)
En başarılı erkek oyuncu: Eşref Kolçak (Namus Uğruna)
En başarılı yardımcı kadın oyuncu: Mualla Kaynak (Kırık Çanaklar)
En başarılı yardımcı erkek oyuncu: Kadir Savun (Gecelerin Ötesi)
Jüri özel armağanı: Atilla Tokatlı, Selçuk Bakkalbaşı (Denize İnen Sokak)
İstanbul Belediyesi özel armağanı: Zeynep Değirmencioğlu (Ayşecik)

İzmir'de düzenlenen I. Sanat Festivali'ne bu yıl sinema dalı da eklendi. Ve Fuar Filmleri Yarışması adı verilen bu bölümde sonuçlar şöyle saptandı: En başarılı film: Denize İnen Sokak (Atilla Tokatlı)
En başarılı senarist: Selçuk Bakkalbaşı (Denize İnen Sokak)
En başarılı kameraman: Enver Burçkin.
En başarılı kadın oyuncu: Nurhan Nur.
En başarılı erkek oyuncu: Ulvi Uraz (Denize İnen Sokak )
En başarılı rejisör ise seçilemedi.

1962

131 film çekildi. Bu yılın yeni yapımevleri: Artist Film (Recep Ekicigil), Kazankaya Film (Hasan Kazankaya), Sibel Film (Müfit İlkiz).

Filiz Akın ve Tanju Gürsu, bir dergi (artist) yarışması sonucu sinemaya girdiler. Akın, modern genç kız tipinin Türk sinemasındaki yeni simgesiydi. Ve sinema, ünlü kalemlerin ilgi duyduğu bir sanat dalı oldu. Yazar ve öykücü Tarık Dursun K. Yönetmenlik, romancı Kemal Tahir de senaryoculuk denemelerine başladılar. Bir yeni yönetmende Mehmet Dinler'di.

Sami Şekeroğlu'nun girişimleriyle ilk özel sinema kulübü kuruldu. Kulüp Sinema 7.

Metin Erksan; Fakir Baykurt'un aynı ismi taşıyan romanından uyarladığı Yılanların Öcü'yle edebiyat-sinema ilişkilerinin başarılı bir örneğini verdi. Gerçekçi bir köy romanından gerçekçi bir sinemaya dönüşen Erksan'ın bu olaylı filmi, yılın en başarılı yapıtıydı. İkinci kez sansürle karşı karşıya gelen Erksan'ın filmini Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel Çankaya Köşkü'nde izledikten sonra tüm sanatçıları kutladı.

Nevzat Pesen de ilk kez şaşırtıcı bir aşama yaptı. John Steinbeck'in Fareler ve İnsanlar adlı romanından Orhan Elmas'ın başarıyla Türk toplumuna uyarladığı senaryo, Nevzat Pesen'in elinde değerini buldu. Ve Pesen'in yönetiminde İkimize Bir Dünya, sinema tarihimizin en sıcak ve duyarlı filmlerinden biri oldu. Ne var ki Pesen, bu ilginç başarısından sonra kendini yenileyemeyecek; İkimize Bir Dünya, bir yönetmenin ilk ve son aşaması olacaktı. Gerçekte bu, bir ekip çalışmasının ortak başarısıydı. Ve Kadir Savun'un incelikli oyunu uzun süre akıldan çıkmadı.

1963

Film sayısı 128. Yeni oyuncular Ajda Pekkan ve Tamer Yiğit. İki oyuncu da bir dergi (Ses) yarışması aracılığıyla sinemada işbaşı yaptılar.

Güldürü oyuncusu Öztürk Serengil Adanalı Tayfur'la (Zafer Davutoğlu) sıradan bir lahmacuncu tipi yaratarak en parlak dönemine girdi. Uzun süre usta yönetmenlerin yanında asistanlık yapan Zeki Ökten'le gazeteci İlhan Engin ilk kez yönetmenlik yaptılar. Engin'in sinemayla ilişkisi ise senaryo yazarlığıyla başlamıştı.

Yılın en başarılı filmleri gene Metin Erksan imzasını taşıyor; Acı Hayat ve Susuz Yaz. Aynı zamanda yılın iş yapan filmlerinden biri olup sinemaya sokaktaki adamın dışında aydın bir seyirci kesimini getirebilmeyi başaran Acı Hayat, ilginç bir kent filmiydi. Türkan Şoray ve Ekrem Bora bu filmdeki rolleriyle sınıf atladılar.

Köy gerçeklerinin yanı sıra cinsel bir tutkunun da altını çizen Erksan'ın Susuz Yazı'nda Hülya Koçyiğit ve Erol Taş başarılı bir oyun sergilediler. Böylece de Metin Erksan, bir biri ardına elde ettiği başarılarla giderek kendini yenileyen bir sinemacı olduğunu her fırsatta gösteriyordu. Genç sinemacılar kuşağından Atıf Yılmaz'ın ise kararsız ve tekrarlar içinde yoluna devam ettiği görülüyordu. Örneğin Yarın Bizimdir yılın düzeyli filmlerinden biri olmasına karşılık, bir Gelinin Muradı'nı aşmış sayılmazdı.

Bu yıl sinemayla ilgili iki kurum faaliyet gösterdi. Türk Film Prodüktörleri Cemiyeti ile Sine-İş (Sinema İşçileri Sendikası).

Oyuncu Nilüfer Aydan, Şehirdeki Yabancı ile (Halit Refiğ) Moskova Film Şenliği'nde şeref diploması aldı.

1964

Film sayısı 180'e ulaştı. Yaşları genç, yeni bir sinemacılar kuşağı da giderek etkinliğini gösteriyordu. Genç sinemacılar taze ve yeni projelerle toplumsal içerikli filmlere ağırlık veriyorlar. Feyzi Tuna, bu genç sinemacılardan. Aşka Susayanlar'la adından söz ettiriyor. Tunç Başaran, Kemal İnci ve Remzi Jöntürk, ilk filmlerini yönetiyorlar. Daha önce senaryo çalışmaları yapan öykücü Tarık Dursun K. da Kelebekler Çift Uçar'la anlatım olarak yeni bir soluk getirmeye çalışıyorlar.

Yeni yönetmenlerden Cevat Okçugil, Ertem Eğilmez, Orhan Aksoy, Yılmaz Atadeniz çalışmalarını sürdürüyorlar. Daha önceki kuşağın sinemacılarından Nevzat Pesen Ahtapotun Kolları, Orhan Elmas Duvarların Ötesi ve Memduh Ün Ağaçlar Ayakta Ölür'le, çok sayıdaki kötü film arasından öne çıkmayı başarabiliyorlar. Daha eskilerden ise Atıf Yılmaz, gerçek kişiliğini bulabilme çabası içinde hem hızlı çalışıyor, hem de sürekli tür değiştiriyor. Erkek Ali ve Keşanlı Ali Destanı bu yıl çektiği düzeyli filmlerden ikisi.

Ama yılın en önemli üç filmi Ertem Göreç, Halit Refiğ ve Metin Erksan'dan geliyor. Ertem Göreç'in Karanlıkta Uyananlar'ı bir boya fabrikasındaki işçileri konu alan ilk grev filmi Türk sinemasında. Halit Refiğ Gurbet Kuşları'yla ilginç bir iç göç filmi ortaya koyuyor. Metin Erksan, Suçlular Aramızda'yla, çarpıcı görüntüler içeren bir burjuva melodramı sergiliyor. Erksan, estetik ustası bir sinemacı kuşkusuz. Yer yer yabancı etkiler taşıyan anlatımı çoğu kez polemikler yaratıyor. Hırçın bir yönetmen Erksan, ama sinemacı.

Cüneyt Arkın, yeni bir oyuncu. Leyla Sayar, Şehrazat (Halit Refiğ) ve Suçlular Aramızda adlı filmiyle Türk sinemasında vamp kadın tipine yeni bir derinlik kazandırıyor. Fetiş tutkuların, gizemli erotizmin giderek yıldız vampı oluyor Sayar.

Ve Berlin Film Şenliği'nde Türk sinemasının ilk büyük zaferi: Metin Erksan, bu uluslararası şenlikte en iyi film seçilen Susuz Yaz'la büyük ödül altın ayıyı kazandı. Daha sonra bu başarı nedeniyle Turizm ve Tanıtma Bakanı A. İ. Göğüş, yaptığı bir basın toplantısında filme emeği geçen tüm sanatçılara armağanlar veriyor. Ve bu ilk filmindeki başarılı rolü için Türk Kadınlar Birliği tarafından Hülya Koçyiğit yılın kadın sanatçısı seçildi.

Türk Film Prodüktörleri Cemiyeti ve Antalya Belediyesi'nin ortak girişimleriyle, sinema tarihimizin hâlâ sürmekte olan en önemli Film Şenliği düzenlendi. Ve I. Antalya Film Festivali sonuçları: En iyi film: Gurbet Kuşları (Halit Refiğ)
En iyi yönetmen: Halit Refit (Gurbet Kuşları)
En iyi görüntü yönetmeni: Ali Uğur (Acı Hayat)
En iyi kadın oyuncu: Türkân Şoray (Acı Hayat)
En iyi erkek oyuncu: İzzet Günay (Ağaçlar Ayakta Ölür)
En iyi yardımcı kadın oyuncu: Yıldız Kenter (Ağaçlar Ayakta Ölür)
En iyi yardımcı erkek oyuncu: Ulvi Uraz (Yarın Bizimdir)

Bu arada Metin Erksan, Susuz Yaz'la Venedik Film Festivali "Merito Biennale"de bir ödül daha kazandı.

1965

Bir yıllık süre içinde çekilen 213 filmle Türk sineması, önlenmesi mümkün olmayan bir film enflasyonu başlattı. Altyapısız ve büyük bir karmaşa içinde film sayısı artarken bu sağlıksız hızlı tempo yeni sömürü kaynaklarını da beraberinde getiriyordu. Örneğin yıldız egemenliğinin doruk noktalara ulaşması, bölge işletmecilerinin Türk sinemasını yönlendirme çabaları ve tefeci-yapımcı ilişkisinin ortaya çıkardığı bono sistemine dayalı çarpık ekonomi, bu sömürü düzeninin başlıca kaynaklarıydı.

Semih Evin'le başlayan "iç içe çekilen film furyası", yapımcı Hasan Kazankaya ile daha ileri uçlara tırmandı. Ve bu dört ya da altı günlük gibi çok kısa sürelerde, aynı mekânlarda, aynı oyuncularla "şipşak" çekilen bu ucuz "ikiz filmler" bir "gecekondu sineması", başka bir deyişle "konfeksiyon sineması" dönemini başlattı.

Ucuzluk ve başıbozukluk birbiri ardına yeni sinemasal modalar getirdi. Yılın bir yeni türü de "hazretler sineması"ydı. Böylece 1965, Nuri Akıncı'nın Hazreti Yusuf'un Hayatı adlı filmiyle bir "din sömürüsü"nün başlangıç yılı oldu.

Kalitesiz filmlerin büyük bir sayıya ulaştığı bu dönemde, tek tük de olsa bazı olumlu çabalar görülmüyor değildi. Bu dönemde sinemaya girenlerden Erdoğan Tokatlı Son Kuşlar'la başarılı bir ilk film denemesi ortaya koydu. Memduh Ün'ün asistanı Bilge Olgaç, bir arayış içindeydi. Tiyatro sanatçısı Haldun Dormen Bozuk Düzen ve Güzel Bir Gün İçin'le dikkati çekti.

Filmlerde dekoratör olarak çalışan Duygu Sağıroğlu'nun Bitmeyen Yol adlı ilk filmi iç-göç'ü içeren gerçekçilik çabaları, olumlu bir çalışma olarak karşılandı. Feyzi Tuna'nın elle tutulur bir ilk gençlik filmi olan Yasak Sokaklar'ı eski kuşaktan Abdurrahman Palay'ın İsyancılar'ı, Atıf Yılmaz'ın Muradın Türküsü, Halit Refiğ'in Kırık Hayatlar'ı yılın kayda değer yapıtlarıydı.

Senaryo çalışmalarıyla Türk sinemasına önemli katkıları olan Vedat Türkali ve gazeteci romancı Cengiz Tuncer'de birer film yönettiler. Tuncer'in Sevmek Seni adlı filmi, çok aşırı ve bireysel bir sinema denemesi olarak kendi içinde boğuldu. Ve halk önüne de çıkamadı.

Yılın en önemli ve tartışmalı iki filmi gene Metin Erksan'la Halit Refiğ'den geliyordu. Ersan'ın Sevmek Zamanı, yerli motiflerle bezenmiş bir tutkunun, bir kara sevdanın filmi olmasına karşılık, bizden olan kahramanlarının davranış biçimlerinde bir yabancılaşma da ağırlıktaydı. Ama filmin estetik ve görsel zenginliği, yalnızca Erksan'a özgü boyutlardaydı.

Senaryosunu Kemal Tahir'in yazdığı, Halit Refiğ'in Haremde Dört Kadın'ı bir çağ filmi olarak belli bir kesimin ilgisini çekerken, Erksan'ın Sevmek Zamanı'nda olduğu gibi büyük bir ticari başarısızlığa uğradı. Bireysel açıdan ilginç sinema denemeleri olan bu "halktan kopuk" filmlere karşılık, Ertem Eğilmez'in "yerli Pigmalyon"u Sürtük yılın en büyük iş yapan filmlerinden biri oldu. Ayrıca Fıstık Gibi Maşallah (Hulki Saner), Fabrikanın Gülü (Ümit Utku), 1964-65 sezonunun en çok iş yapan filmleri listesinde yer aldı.

Görüldüğü gibi yıllar yılı şartlandırılmış yerli film seyirci beğenisinin hangi sınırlarda olduğu ortaya çıkıyor. Ve İstanbul Belediyesi'nin tuttuğu rapora göre ise, bir yıl içinde yalnızca kentteki sinemalara 34 milyon 393 bin 634 seyirci girmiş. Demek ki bu açıdan Türk sineması bir altın çağ yaşıyordu.

Bir resimli roman kahramanı olan Karaoğlan dizisiyle Kartal Tibet ün yaptı. Tunç Okan, Selma Güneri de bu yıl sinemaya girdiler. Gene yılın en çok iş yapan filmlerinden bir olan On Korkusuz Adam'da (Tunç Başaran) minicik rolüyle dikkati çeken Yılmaz Güney; Duygu Sağıroğlu'nun Ben Öldükçe Yaşarım filmindeki duyarlı oyunuyla ön plana geçti.

Türk Sinematek Derneği kuruldu. Ve büyük çoğunluğu öğrencilerden oluşan üyelerine yerli ve yabancı film gösterileri düzenlemeye başladı.

2. Antalya Film Festivali yapıldı: En iyi film: Aşk ve Kin (Turgut Demirağ)
En iyi 2. film: Keşanlı Ali Destanı (Atıf Yılmaz)
En iyi 3. film: Karanlıkta Uyananlar (Ertem Göreç)
En iyi yönetmen: Atıf Yılmaz (Keşanlı Ali Destanı)
En iyi senaryocu: Vedat Türkali (Karanlıkta Uyananlar)
En iyi görüntü yönetmeni: Gani Turanlı (Aşk ve Kin)
En iyi özgün müzik: Nedim Otyam (Karanlıkta Uyananlar)
En iyi kadın oyuncu: Fatma Girik (Keşanlı Ali Destanı)
En iyi erkek oyuncu: Fikret Hakan (Keşanlı Ali Destanı)
En iyi yardımcı kadın oyuncu: Aliye Rona (Hepimiz Kardeşiz)
En iyi yardımcı erkek oyuncu: Erol Taş (Duvarların Ötesi)
En iyi stüdyo: Acar Film
En iyi kısa metrajlı film: Bir Damla Suyun Hikâyesi (Behlül Dal)

34. İzmir Enternasyonal Fuarı I. Film Şenliği düzenlendi: En iyi film: Üç Tekerlekli Bisiklet (Lütfi Ö. Akad)
En iyi 2. film: Sahildeki Ceset (Natuk Baytan)
En iyi 3. film: Ahtapotun Kolları (Nevzat Pesen)
En iyi yönetmen: Metin Erksan (Suçlular Aramızda)
En iyi senaryocu: Natuk Baytan (Sahildeki Ceset)
En iyi kameraman: Kriton İlyadis (Ahtapotun Kolları)
En iyi kadın oyuncu: Sezer Sezin (Üç Tekerlekli Bisiklet)
En iyi erkek oyuncu: Fikret Hakan (Keşanlı Ali Destanı)
En iyi yardımcı kadın oyuncu: Çolpan İlhan (Ahtapotun Kolları)
En iyi yardımcı erkek oyuncu: Erol Taş (Sahildeki Ceset)
En iyi stüdyo: Acar Film
En iyi müzik: Yalçın Tura (Keşanlı Ali Destanı)

İlk kez bu yıl düzenlenen Gaziantep Film Şenliği'nde ise Kırık Hayatlar (Halit Refiğ) en iyi film seçildi. Milano'da (İtalya) Mifed'deki yarışmada Metin Erksan, Suçlular Aramızda'yla "en iyi sosyal içerikli film armağanı"nı aldı.

1966

Türk sineması rekora doğru gidiyor. Film sayısı 240. Oyuncu Yılmaz Güney, yönetmen olarak ilk filmini çekti: At, Avrat, Silah. Yücel Uçanoğlu, Nazmi Özer, Ferit Ceylan ve Yavuz Figenli yeni yönetmenler. Alp Zeki Heper, Soluk Gecenin Aşk Hikâyeleri'nde amatör oyuncular kullandı. Şiirsel görüntülere dayalı, ama soyut bir aşk filmi denemesi olan film, halk önüne çıkmadı. Yalnızca özel gösterilerde izlendi.

Metin Erksan Ölmeyen Aşk'la halktan kopuk, yalnızca kendisi için çektiği özgün sinema çalışmasını sürdürdü.

Osman Seden, bir çağ filmi olan, Reşat Nuri Güntekin uyarlaması olan iki bölümlü Çalıkuşu'yla en başarılı filmini yaptı. Toprağın Kanı, Pembe Kadın, Ah Güzel İstanbul ve Ölüm Tarlası Atıf Yılmaz'ın bu yıl çektiği değişik türdeki denemeleriydi. Ve Lütfi Ö. Akad, Sırat Köprüsü adlı filmiyle Türk sinemasında ilk kez geniş perde (cinemaskop) sistemini uyguladı.

Türk sineması kuramcılarının çeşitli kamplara ayrılıp "ATÜT sineması", "halk sineması", "ulusal sinema", "toplumsal gerçekçilik" gibi görüşleri tartıştıkları dönemde Lütfi Ö. Akad, çok önemli bir film patlattı: Senaryo çalışmasını Yılmaz Güney'le birlikte yaptığı Hudutların Kanunu, Türk sinema tarihinin en önemli filmiydi. Akad, ikinci kez doğarken, Yılmaz Güney'in "büyük oyun"u da uzun süre unutulmayacaktı.

Göksel Arsoy Altın Çocuk dizisiyle tipini değiştirdi. Cüneyt Arkın, çizgi roman kahramanı Malkaçoğlu dizisine yöneldi. Sadri Alışık Turist Ömer'le bir güldürü sineması tipine ağırlık verdi. Sinemaya bu yıl giren Yılmaz Gündüz ise bütçesi sınırlı, ucuz maliyetli filmlerin yerli James Bond'u oldu.

3. Antalya Film Şenliği'nin sonuçları: En iyi film: Bozuk Düzen (Haldun Dormen)
En iyi 2. film: Toprağın Kanı (Atıf Yılmaz)
En iyi 3. film: Muradın Türküsü (Atıf Yılmaz)
En iyi yönetmen: Memduh Ün (Namusum İçin)
En iyi senaryo: Erol Keskin, Haldun Dormen (Bozuk Düzen)
En iyi görüntü yönetmeni: Mustafa Yılmaz (Namusum İçin)
En iyi özgün müzik: Nedim Otyam (İsyancılar)
En iyi kadın oyuncu: Selma Güneri (Son Kuşlar)
En iyi erkek oyuncu: Ekrem Bora (Sürtük)
En iyi yardımcı kadın oyuncu: Yıldız Kenter (İsyancılar)
En iyi yardımcı erkek oyuncu: Müşfik Kenter (Bozuk Düzen)
En iyi stüdyo: Acar Film (Namusum İçin)
En iyi kısa metrajlı film: Taşların Aşkı (Behlül Dal)

Tunus'ta Kartaca Sinema Günü'nde Erksan'ın Yılanların Öcü şeref madalyası kazandı.

1967

208 film çekildi. Günlük gazetelerde ve dergilerde yayınlanan çizgi-romanlarla foto-romanların okuyucu üzerindeki etkinliği bu yıl sinemaya da yansıdı. Ve Türk sinemasında yeni bir avantür filmler modası başladı. Başta Killing olmak üzere, Baytekin, Fantoma, Mandrake, Uçan Adam gibi dışarlıklı, yani kahramanları yabancı kökenli bir dizi film yapıldı.

İrfan Ünal Ak-Ün, Berker İnanoğlu Er, Kadri Yurdatap Kadri ve sosyete terzisi Mualla Özbek Efes Film yapımevlerini kurdular.

Yapımcı-yönetmen Osman F. Seden bol yıldızlı filmler yapmaya devam etti. Oyuncu Türkân Şoray Tapılacak Kadın ve Ölümsüz Kadın gibi, adına yazılan senaryolarda yönetmen sinemasının önüne çıkıp "yıldız sistemi"ni bir "mitos" yani "efsane" boyutlarına çıkardı. Erkek oyunculardan Ayhan Işık ise bu "star sistemi"nin ilk büyük kuramcısı olarak yapımcılar üzerindeki egemenliğini sürdürdü. Sokaktaki adamın, lumpen seyircinin sözcüsü olarak devreye giren Yılmaz Güney, yıllardır Türk sinemasına egemen olan yakışıklı adam-güzel kadın anlayışını değiştirip bu kalıpları kırdı. Önceleri döküntü, sıradışı filmlerle marjinal bir sinemacı havası veren Güney, sonraları Atıf Yılmaz ve Lütfi Ö. Akad gibi düzeyli yönetmenlerle çalışarak bu aşamada gerçek oyunculuğu yakaladı. Örneğin Lütfi Ö. Akad'ın Kurbanlık Katil adlı filminde son derece şaşırtıcı bir oyun sergiledi. Aynı yıl gene Akad'ın Kızılırmak-Karakoyun'u, Atıf Yılmaz'ın Balatlı Arif ve Kozanoğlu adlı filmleri, yılın sağlam yapıtlarıydı. Özelliklede Kızılırmak-Karakoyun yılın filmiydi.

Bu arada Türkân Şoray da Güney'in yolunu izleyip Lütfi Ö. Akad'la çalıştı. Bu işbirliğinin ilk filmi Ana'ydı. Ve ilk kez Şoray, Otobüs Yolcuları ve Acı Hayat sayılmazsa gerçekçi bir tipi canlandırıp bir köylü kadınını oynadı.

4. Antalya Film Festivali yapıldı: En iyi dram filmi: Zalimler (Yılmaz Duru),
En iyi tarihi film: Bir Millet Uyanıyor (Ertem Eğilmez)
En iyi komedi filmi: Güzel Bir Gün İçin (Haldun Dormen)
En iyi yönetmen: Yılmaz Duru (Zalimler)
En iyi oyuncu: Erol Günaydın, Erol Keskiner (Güzel Bir Gün İçin)
En iyi görüntü yönetmeni:Ali Uğur (Zalimler)
En iyi kadın oyuncu: Fatma Girik (Sürtüğün Kızı)
En iyi erkek oyuncu: Yılmaz Güney (Hudutların Kanunu)
En iyi yardımcı kadın oyuncu: Aliye Rona (Zalimler)
En iyi yardımcı erkek oyuncu: Erol Günaydın (Güzel Bir Gün İçin)
En iyi film stüdyosu: Acar Film (Çalıkuşu)
En iyi kısa metrajlı film: Ay Doğarken (Behlül Dal)
En iyi 2.dram filmi: Hudutların Kanunu (Lütfi Ö. Akad)

Bu yıl bir ödülde yurt dışından geldi. Atıf Yılmaz'ın Ah Güzel İstanbul'u, Bordighera'da (İtalya) düzenlenen Komik ve Mizahi Filmler Yarışması'nda gümüş ağaç ödülünü kazandı.

1968

117 film çekildi. Renkli film yapımı hızlandırıldı. Yeni yönetmenler Aykut Düz, Çetin İnanç ve Melih Gülgen. Bu yenilerden Çetin İnanç, piyasa koşullarına uygun ucuz serüven filmleriyle ön plana çıktı. Yeni oyunculardan biri, Uğur Güçlü oldu.

Seyfi Havaeri'nin Kara Sevda adlı şarkılı-türkülü melodramı, özelliklede Anadolu bölgelerinde büyük iş yaptı. İzdiham nedeniyle bazı sinemaların kapıları kırıldı.

Ustalardan Atıf Yılmaz (Yasemin'in Tatlı Aşkı, Köroğlu, Cemile), Memduh Ün (Vuruldum Bir Kıza, İlk ve Son) ve Lütfi Ö. Akad'da (Kader Böyle İstedi) bir yorgunluk belirtileri görüldü. İçlerinden yalnızca Akad, Vesikalı Yarim'le durumu dengelemeye çalıştı. Orhan Elmas ise Ezo Gelin'le en iyi filmini ortaya koydu.

Metin Erksan, gene Kuyu ile yeni tartışmalar getirdi. Erksan'a özgü "şiddet sineması"nın yeni ve son bir örneğini verdi. Görkemli gösteri biçimleriyle sapıklığa varan bir tutkulu aşkın trajik öyküsüydü anlattığı.

Yılmaz Güney'in Seyyit Han'ı yılın önemli filmlerinden biri oldu. Halk sineması koşullarına uygun, şiirsel ve destansı anlatımı Türk sinemasına bir "umut ışığı" getiriyordu. Taze ve diri bir soluktu bu.

Geleneksel bir biçimde sürdürülen Antalya Film Şenliği'nde sonuçlar şöyle gelişti: En iyi film: İnce Cumali (Yılmaz Duru)
En iyi 2. film: Vesikalı Yarim (Lütfi Ö. Akad)
En iyi 3. film: Ölüm Tarlası (Atıf Yılmaz)
En iyi yönetmen: Yılmaz Duru (İnce Cumali)
En iyi senaryocu: Türkân Duru (İnce Cumali)
En iyi görüntü yönetmeni: Gani Turanlı (Ölüm Tarlası)
En iyi kadın oyuncu: Türkân Şoray (Vesikalı Yarim)
En iyi erkek oyuncu: Fikret Hakan (Ölüm Tarlası)
En iyi yardımcı kadın oyuncu: Aliye Rona (Son Gece)
En iyi yardımcı erkek oyuncu: Erol Taş (İnce Cumali)
En iyi stüdyo: Erman Film (Kurbanlık Katil)
En iyi kısa metrajlı film: Altın Bıçaklar (Behlül Dal)

Türk Filmi Arşivi, T.C. Dışişleri Bakanlığı ve Fransız Kültür Bakanlığı'nın işbirliği sonucu Paris'te Türk Filmleri Haftası düzenlendi. Ve gösteriye Sevmek Zamanı (Metin Erksan), Kızılırmak-Karakoyun (Lütfi Ö. Akad), Bitmeyen Yol (Duygu Sağıroğlu), Denize İnen Sokak (Atilla Tokatlı) katıldılar.

1969

Film sayısı 230. Zorro türü serüven filmlerinin giderek arttığı bir dönemde Metin Erksan'da Ateşli Çingene, Dağlar Kızı Reyhan gibi filmlerle bir gerileme başladı. Dış kaynaklı çizgi roman kahramanlarına karşılık yerli bir çizgi roman kahramanı ortaya çıkarıldı. Orta Asyalı bu tarihsel serüven kahramanı Tarkan'dı.

Bu tür çeşitli denemelerin yapıldığı sıra, yılın en dikkati çeken filmi Halit Refiğ'den geldi. Batılı bir kadınla bir Türk erkeğinin insancıl açıdan birbirlerine yaklaşımlarını, evrensel boyutlara ulaşan sevecenliklerini işleyen Bir Türke Gönül Verdim, Refiğ'in yeni bir aşamasıdır. Ve Ahmet Mekin'in oyunu da gerçek bir yaşamdan alınmış öykü içinde yerini bulur.

Adana Sinema Kulübü, Adana Belediyesi ve Devlet Film Arşivi'nin ilk kez düzenledikleri I. Altın Koza Türk Filmi Festivali sonuçları şöyledir: En iyi film: Kuyu (Metin Erksan)
En iyi 2. film: Ezo Gelin (Orhan Elmas)
En iyi 3. film: Seyyit Han (Yılmaz Güney)
En iyi yönetmen: Metin Erksan (Kuyu)
En iyi senaryo: Safa Önal (Menekşe Gözler)
En iyi görüntü yönetmeni: Gani Turanlı (Seyyit Han)
En iyi fon müzikçisi: Nedim Otyam (Seyyit Han)
En iyi kadın oyuncu: Fatma Girik (Ezo Gelin)
En iyi erkek oyuncu: Yılmaz Güney (Seyyit Han)
En iyi yardımcı kadın oyuncu: Aliye Rona (Kuyu, Kader Böyle İstedi)
En iyi yardımcı erkek oyuncu: Hayati Hamzaoğlu (Kuyu)
En iyi stüdyo: Lale Film

En iyi film ve yönetmenin seçilmediği 6. Antalya Film Festivali'nde ise şu sonuçlar alındı: En iyi 2. film: Bin Yıllık Yol (Yılmaz Duru)
En iyi 3. film: İnsanlar Yaşadıkça (Memduh Ün)
En iyi senaryocu: Türkân Duru (Bin Yıllık Yol)
En iyi görüntü yönetmeni: Ali Yaver (Öksüz)
En iyi kadın oyuncu: Hülya Koçyiğit (Cemile)
En iyi erkek oyuncu:Cüneyt Arkın (İnsanlar Yaşadıkça)
En iyi yardımcı kadın oyuncu:Muazzez Arçay (Bin Yıllık Yol)
En iyi yardımcı erkek oyuncu:Ferit Şevki (Cemile)
En iyi çocuk oyuncu: Zafer Karakaş (Cemile)
En iyi kısa metrajlı film: Rüya Gibi (Behlül Dal)

1970

226 film çekildi.Yeni oyuncu Selda Alkor. Yeni yönetmenler Yücel Çakmaklı ve Temel Gürsu.

Yapımcı Türker İnanoğlu'nun girişimleriyle Türk -İran ortak yapım çalışmaları başladı. Ve bu çalışmalar geniş perde sistemiyle (cinemaskop) sürdürüldü. Ertem Göreç'in Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler'iyle Türk sinemasında masal filmleri dönemi açıldı. Yumurcak (Türker İnanoğlu) ve Afacan (Menderes Utku) gibi filmlerle "çocuk kahramanları ağır basan" bir sinema türü ortaya çıktı. Çeko (Çetin İnanç), yılın iş filmlerinden biri oldu. Aynı zamanda Yılmaz Köksal'a ün yaptırdı.

İddialı ve ünlü yönetmenler "suskunluk dönemi"ne girdi. Eyvah (Metin Erksan), Meçhul Kadın (Duygu Sağıroğlu), Kara Gözlüm (Atıf Yılmaz) gibi "arabesk-melo" türü filmlere ağırlık verdikleri dönemde Umut, yeni bir "dönüm noktası" getirir Türk sinemasına. Çünkü, Yılmaz Güney'in mizansen cambazlıkları arkasına sığınmadan sade ve yalın bir dille meydana getirdiği Umut, gerçekçi çabaları belgeci bir tutumla en iyi yansıtan bir yapıttı. "Umudu umutsuzluğa dönüştüren" ilginç bir sinema örneğiydi kuşkusuz...

Temel Gürsu'nun ilk filmi Dikkat Kan Aranıyor, Bilge Olgaç'ın Kerim Korcan uyarlaması Linç, yılın sözü edilen filmleriydi. Yücel Çakmaklı ise, Birleşen Yollar'la İslam düşüncesinin ilk örneğini oluşturan, "milli sinema" akımını başlattı. 2. Adana Film Festivali yapıldı: En iyi film: Umut (Yılmaz Güney)
En iyi 2.film: Bir Türke Gönül Verdim (Halit Refiğ)
En iyi 3.film: Linç (Bilge Olgaç)
En iyi yönetmen: Bilge Olgaç (Linç)
En iyi senaryocu: Yılmaz Güney (Umut)
En iyi görüntü yönetmeni: Ali Yaver (Linç)
En iyi ton müziği: Arif Erkin (Umut)
En iyi kadın oyuncu: Fatma Girik (Büyük Yemin)
En iyi erkek oyuncu: Yılmaz Güney (Umut)
En iyi yardımcı kadın oyuncu: Seden Kızıltunç (Bir Türke Gönül Verdim)
En iyi yardımcı erkek oyuncu: Bilal İnci (Büyük Yemin)
En iyi stüdyo: Lale Film. 7. Antalya Film Festivali'nin sonuçları:
En iyi film: Bir Çirkin Adam (Yılmaz Güney)
En iyi 2.film: Kınalı Yapıncak (Orhan Aksoy)
En iyi 3.film:Büyük Öç (Yılmaz Duru)
En iyi yönetmen: Ertem Eğilmez (Kalbimin Efendisi)
En iyi senaryocu: Sadık Şendil (Kalbimin Efendisi)
En iyi görüntü yönetmeni: Kriton İlyadis (Kınalı Yapıncak)
En iyi kadın oyuncu: Belgin Doruk (Yuvanın Bekçileri)
En iyi erkek oyuncu: Yılmaz Güney (Bir Çirkin Adam)
En iyi yardımcı kadın oyuncu: Lale Belkıs (Kalbimin Efendisi)
En iyi yardımcı erkek oyuncu:Hayati Hamzaoğlu (Bir Çirkin Adam)
En iyi çocuk oyuncu: İlker İnanoğlu (Yumurcak)
En iyi kısa metrajlı film: Vurgun (Behlül Dal)

Bu yıl ayrıca iki Türk filmi yurt dışında ödüllendirildi. Umut (Yılmaz Güney), Grenoble Film Şenliği'nde (Fransa) özel jüri ödülü; Yara (Ümit Utku) Tanca Film Festivali'nde üçüncülük ödülünü kazandılar.
__________________
Sinema Renk
Sinema Renk isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks

Etiketler
sinema, tarihi, türk


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Türk Sinema Tarihi1981-1990 Sinema Renk Sinema 0 26.09.09 23:56
Türk Sinema Tarihi 1971-1980 Sinema Renk Sinema 0 26.09.09 23:54
Türk Sinema Tarihi 1951-1960 Sinema Renk Sinema 0 26.09.09 23:50
Türk Sinema Tarihi 1931-1950 Sinema Renk Sinema 0 26.09.09 23:48
Türk Sinema Tarihi 1914-1930 Sinema Renk Sinema 0 26.09.09 10:25


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 13:56.


Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0 RC 2
Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.