Tualim.net

Tualim.net (http://www.tualim.net/)
-   Türk Ressamların Biyografisi ( Hayatı ) (http://www.tualim.net/turk-ressamlarin-biyografisi-hayati/)
-   -   Fahrelnisa Zeid Biyografisi ( Hayatı ) (http://www.tualim.net/turk-ressamlarin-biyografisi-hayati/1225-fahrelnisa-zeid-biyografisi-hayati.html)

Tualim 24.06.09 16:33

Fahrelnisa Zeid Biyografisi ( Hayatı )
 
Fahrelnisa Zeid

(1901 - 1992), Türk ressam.
Kabaağaçlızade Şakir Paşa'nın kızı, Abdülhamit devri sadrazamlarından Cevat Paşa'nın yeğeni ve Halikarnas Balıkçısı'nın kızkardeşi olan Fahrünnisa Zeid, soyadını Kral 1. Faysal'ın kardeşi ve dönemin Irak büyükelçisi olan Emir Zeid'le evlendikten sonra aldı. Modern üslupta önemli bir ressam olarak tanındığı Fransa'da adını Fahrelnisa imlasıyla kullandı. İlk eşi İzzet Melih Devrim'den Nejat Devrim (ressam) ve Şirin Devrim (tiyatrocu, oyuncu ve yazar) adında iki ve ikinci eşi Emir Zeid'den Raad adında bir olmak üzere üç çocuğu vardır.

Renklerin Dansı 21.03.12 13:44

Cevap: Fahrelnisa Zeid Biyografisi ( Hayatı )
 
Fahrelnisa Zeid Biyografisi - Fahrelnisa Zeid Hayatı - Fahrelnisa Zeid Kimdir?


Fahrünnisa Hanım, lüks yaşam köprüsünden geçen, güzelliği, kültürü, kibarlığı ve güzel sanatlara tutkunluğuyla tanınan gözde kadınlarımızdandı. Hakkında gerek ülkemizde gerek batı dünyasında çok sayıda yayınlar yapıldı. Bu yazımızda, ressamımıza dair orijinal bilgileri içeren biyografi konulara ağırlık verildi.



Aile kimliği

Aile geçmişi asker kökenlidir. Daha öncekiler din adamları ve medrese mensuplarıydı. Fahrünnisa’nın büyükbabası Miralay Mustafa Asım Bey, Şurayı Askeri Dairesi Reisi olarak tanınır. Afyon’a bağlı Kabaağaçlı köyüne yerleştiği ve buradaki çiftliği dolayısıyla, son aile kuşakları bunu soyadı olarak almışlardır. Mustafa Asım Bey genç denilecek bir yaşta 1861’de ölür. Buna dayanamayan eşi, üç gün sonra dünyamızdan ayrılarak kocasının yanına gömülür. Mustafa Asım Bey’in üç çocuğu küçük yaşta kimsesiz kalırlar. Eş dost himayesiyle İstanbul’a getirilirler. Erkek çocuklar Cevat ile Şakir askeri okullara verilerek eğitilir, ablaları Sare Hanımdır. Genç yaşta sadrazam (başbakan) olan Cevat Paşa iki defa evlenirse de çocuğu olmaz. Cevat Paşa ile ablası Sare hanım çocuksuz ölürler. Ailenin bugünkü nesli Şakir Paşa’dan devam etmektedir.



Mehmet Şakir Paşa asker kökenli olmakla beraber diplomasi alanında da bilgili bir kişidir. Osmanlı devletini elçi olarak iki defa dış ülkelerde temsil etmiştir.



Şakir Paşa iki defa evlenir. İlk eşi, Serdar-i Ekrem (Başkumandan) Ömer Paşa’nın kızı Zehra Hanım, genç yaşta veremden ölür. Asım adındaki çocukları aile geleneğine uyarak, harp okulunda eğitim görür. Süvari yüzbaşlığından emekli olur. O da (1884-1966) çocuksuz ölür.



Şakir Paşa ikinci evliliğini –Ablasını beğenisi ile Girit’ten getirilen- Sare İsmet Hanım ile yapar. Aslında Şakir Paşa ablasının uyarısıyla Girit’te bu kızın okuluna giderek kendisini orada görür, beğenir ve evlenmeye karar verir. Şakir Paşa’nın İsmet Hanım’dan iki oğlu, dört kızı doğar. Konumuz olan Fahrünnisa Şakir Paşa’nın 3.kızıdır. Mehmet Şakir Paşa’nın 6 çocuğu nüfus kütüğünde göbek adları ile şöyle kayıtlıdır:



Musa Cevat (Meşhur Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir Kabaağaç), Mihrinnisa Fatma-tüzzehra (Hakkiye Koral), Nurunnisa Ayşe Sıdıka (Ayşe Erner), Mustafa Suat (Suat Şakir Kabaağaç), Fahrünnisa Emine (Fahrünnisa Zeyd), Hayrünnisa Hatice Aliye (Aliye Berger). Konumuz olan Fahrünnisa Şakir 6 Aralık 1901 tarihinde, Şakir Paşa’nın Büyük Ada’daki kırmızı köşkünde doğar.




Çocuk Yaşta Ressamlık

Son iki kardeşten Fahrünnisa Hanım, çocuk yaşta, Aliye Hanım ortaçağından sonra resim sanatına yöneldiler. Fahrünnisa’nın resim ile tanışması 9-10 yaşlarında başlar. 13-14 yaşlarında olgun ressamlar gibi desenler çizer. Karakalem figürleri ile geleceğin ünlü ressamları arasında yer alacağı çocukluk yaşlarında sezilir. Bu döneme ait birkaç örneği makalemiz içerisinde göreceksiniz. Fahrünnisa’nın Dame de Sion yıllarında başlayan resim tutkusu –o dönemin güzel sanatlar akademisi olan- Sanayi-i Nefise mektebinde filizlenir. Ne var ki buradaki eğitimi uzun sürmez. Güzelliği, ailesinin durumu O’nu evliliğe yöneltir.



Fahrünnisa’nın İlk Evliliği

Fahrünnisa Şakir, Akademiye devam ederken güzelliği, zerafeti dillere destan bir kızdı. Bu açıdan birçok isteyeni oldu. Ancak ailesi, özellikle annesi, bunlar arasında lüks giyimli, yakışıklı, batı kültürü ağırlıklı olan İzzet Melih Bey’i seçtiler. Annesi İsmet Hanımın İzzet Melih’i seçmesinde şu nedenler göz önünde bulunduruluyordu: Babaları Şakir Paşa, ailenin büyük oğlu Cevat Şakir tarafından 1914 yılında öldürülmüştü. Katil oğul yaşamını hapishanede sürdürmekteydi. Ailenin büyük damadı Emin Bey (sonradan General Emin Koral) cephede, ikinci damat Ahmet Bey İngilizler tarafından –İttihat ve Terakki Mensupları ile birlikte- sürgün olarak Malta’ya gönderilmişti. Aileyi yönetecek bir erkeğe ihtiyaç vardı. Bu açıdan İzzet Melih Bey Fahrünnisa ile evlendirilerek içgüveyi olarak köşke alındı. İzzet Melih batı eğitimi gören, edebiyat akımında (Fecr-i Ati) olarak nitelendirilen grubun yazarlarındandı. Aynı zamanda bir batı kökenli şirketin dolgun maaşlı müdürlerindendi. Fahrünnisa’nın İzzet Melih’ten iki çocuğu oldu. Bunlar Nejat ile Şirin’dir. Biri resim, diğeri tiyatro konusunda sivrilmiş sanatkarlardır.


Güzellik Kraliçelerinin Seçimlerinde Jüri Üyeliği

Güzelliği, görgüsü, kültürü açısından İstanbul sosyetesinin bir numaralı kadınları arasında yer alan Fahrünnisa dönemin kadınlı-erkeli toplantılarında aranan bir kişiydi. Güzellik anlayışı açısından eşiyle birlikte Türk güzellerinin seçiminde söz sahibiydiler. Nitekim güzellik kraliçelerinin seçimlerinde Fahrünnisa’nın oy kullandığı güzeller Türk Güzeli seçilmişlerdir.



Fahrünnisa’nın Aktristlik Yönü

İngiltere’nin Türkiye büyükelçisi Clerk’ın eşi başarılı bir doğa ressamıdır. Büyük bir Türk dostu olan bayan Clerk ülkemizi tanıtan çok sayıda tablolar yapmış, bunları gerek Türkiye’de gerek yabancı ülkelerde sergilemiştir. Bayan Clerk’ın aynı zamanda tiyatro bilgisi de zengindir. İstanbul sosyetesinin tanınmış erkek ve kadınlarının rol aldığı Fransızca bir piyesin rejisörlüğünü üstlenmişti. “Le Coeur de Turandot” adlı piyesin baş kadın oyunculuğunu Fahrünnisa Hanım temsil etmiştir. 1931 yılında sahneye konulan bu eser hakkında L’illustration, dergisinin 27.sayısında geniş bilgi bulunmaktadır.



Fahrünnisa Zeyd’in İkinci Evliliği


İzzet Melih Bey ile 14 yıllık evliliğine son vererek 1934 yılında Prens Zeyd ile evlendi. Prens Zeyd (Haşimi) ailesine mensup Ürdün Kralı Abdullah ile Irak Kralı Faysal’ın küçük kardeşiydi. Ülkesini Ankara’da büyükelçi olarak temsil ediyordu. 1934 yılında Prens Zeyd ile evlenen Fahrünnisa, Prenses sıfatını bu evlilik ile aldı. Prens Zeyd Ankara’daki elçiliğinden sonra ülkesini Berlin ve Londra’da temsil etti. Prenses Fahrünnisa da bu büyük merkezlerde sefirelik yaptı. Birer sanat merkezi olan bu ülkelerde özellikle Paris’te sanatının gelişmesini sağladı. İzzet Melih Bey ile evliliği sırasında da Paris’te ünlü resim atölyelerinde çalışılmış, resim sanatının merdivenlerinden geçmişti. Prenses Fahrünnisa Zeyd’in eşi Zeyd, bir ara Irak Kral naibi oldu. Bu vesile ile Fahrünnisa Zeyd Irak’ta yaşadı. Fahrünissa Zeyd’in Prens Zeyd’den bir oğlu oldu. Prens Ra’d Ürdün hanedanı arasında önemli görevler aldı. Orada evlendi ve çocukları oldu. Fahrünissa Zeyd’in eşi Irak’ın Londra Büyükelçisiyken Bağdat’ta bir ihtilal oldu. Kral, yakınları ve başbakan öldürüldü. Oysa Kral aynı gün Celal Bayar’ın davetlisi olarak Ankara’ya hareket edecekti. Bağdat’taki ayaklanma üzerine kurulan hükümet Londra elçisi Zeyd’in görevine son verdi. Zeyd ve Fahrünissa bu olay üzerine Paris’e yerleştiler. Prenses Fahrünissa eşinin ölmesi üzerine yalnızlığa dayanamadı, oğlunun görev yapmakta olduğu Ürdün’e giderek Amman’a yerleşti. 90 yaşında ölümüne kadar, burada sanatını sürdürdü.



Çok Sayıda Sergiler

Prenses Fahrünnisa Zeyd Türkiye’de olduğundan çok, batı ülkelerinde çok sayıda sergiler açan ressamların başında yer alır. Berlin, Londra ve Paris’teki sergilerini ünlü sanat adamları, edebiyatçılar ve devlet adamları izlemişlerdir. Amman’daki sergilerini eşinin en yakın akrabası olan Kral Hüseyin her zaman ziyaret etmiştir. Londra’daki Saint George Galerisi’ndeki sergisi Fahrünnisa Zeyd’in sanat hayatında zengin anılarla doludur. Sergiyi İngiltere başbakanının eşi açmıştır. Kraliçenin sergiyi gezmesi ve sanatkarını kutlaması gurur verici bir anıdır. Bu sergi Fahrünnisa’nın üç tipten eserlerinden oluşmaktaydı. İngiltere müzesi için bu sergiden tablolar seçilmiştir.




Sergileri ve Dünya Merkezlerindeki Eserleri

Fahrünnisa, dünyanın her köşesinde eserlerini sergileyen bir sanatkardır. İstanbul’da değişik tarihlerde sergileri oldu. 1944, 1946’da iki sergiden sonra 1964’te güzel sanatlar akademisinde bir sergisi, aynı yıl Ankara’da Hitit Müzesi’ndeki sergisi büyük ilgi topladı.



Özel olarak Türkiye’de açtığı sergilerin sayısı 30’un üstündedir. İstanbul ve Ankara’dan başka İzmir’de de eserlerini sergilemiştir. Londra’da 4 defa, Paris’te 6 defa sergi açmıştır. İsviçre, Belçika ve Amerika’da da eserleri sergilenmiştir. Dünyanın sayılı müzelerinde imzasını taşıyan tablolar bulunmaktadır.



Fahrünnisa Zeyd, resmin her dalından ve tüm akımlarından etkilenmiş, bu birikimlerle kendine özgü eserler vermiştir. Bu orijinal eserlerde imzası olmasa bile, ilk görüşte bu tablonun Fahrünnisa Zeyd’e ait olduğu tahmin edilebilir. Sanatçı, değişik akımlar içerisinde yetişmiş abstreden radikal eğilime kadar resimlerine fikir ve düşünce mayası katmıştır. Prenses Fahrünnisa Zeyd, çocukluk ve gençlik yıllarında dönemin ressamlarının etkisinde yaptığı resimlerle son dönemde yaptığı resimler arasında büyük farklar vardır. Özellikle panolarında renklerin göz alıcı hakimiyeti ön plandadır. Kırmızı, mavi, sarı renkleri birbirleriyle ustaca kucaklaştırmıştır. İstanbul’da son sergisi Atatürk Kültür Merkezi’nde 19 Aralık 1988’de açılmıştı. Burada sergilenen eserler 1966’dan sonra yaptıklarıdır. O tarihten önceki eserleri arasında farklılıklar vardır. Gençlik dönemindeki çizgileriyle, olgunluk dönemindekiler birbirinden ayrı nüansları taşımaktadırlar. Klasik ve realist türden tamamen ayrılan fırçası, abstreyi kendine özgü bir şekilde yaşatır. Bol ve karmaşık renklerin hakim olduğu bir çığıra yönelen Fahrünnisa’yı dünya çapında bir ressam yapan da bu çığırdaki tablolarıdır.


Fahrünnisa’nın Ölümü

Fahrünnisa Zeyd son yıllarını yerleştiği Amman’da geçirdi. Hem ressamlığı hem de Kral ailesi ile yakınlığı dolayısıyla saygı gören bir sanatkardı. Bir müze görünümünde olan atölyesinde son çalışması Ürdün’deki Türkiye Büyükelçisi Oktay Aksoy’un oğlunun portresiydi. 4 Eylül 1991 günü Amman’da öldü. Ölümü üzerine Ürdün Kralı ülkesinde ulusal yas ilan etti.




NOT: Ressamımızın nüfus kütüğündeki kayıtlı adı Türkçede Fahrünnisa olarak okunur, Araplar, Fahr El Nissa olarak okurlar. Makalede Türkçe okunuşu ve söylenişi tercih edilmiştir.


http://img193.imageshack.us/img193/5420/1111vv.jpg

1901 - 1991









http://img34.imageshack.us/img34/9916/2222pm.jpg

Annesi,Sare İsmet Hanım

http://img34.imageshack.us/img34/197/3333dd.jpg
Babası,Mehmet Şakir Paşa


http://img181.imageshack.us/img181/479/4444m.jpg

İngiltere Kraliçesi Elizabeth,Prenses Fahrünnisa'nın Londra sergisinin açılışında.. (1947)


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 04:05.

Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0 RC 2
Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.