![]() |
|
Türk Şairlerin Şiirleri Türk şairlerin şiirleri.Türk şairlerden güzel şiirler.Türk şaiirlerden şeçme şiirler... |
Türk Şairlerin Şiirleri kategorisinde açılmış olan Akgün Akova Şiirleri konusu , ...
![]() | ||
![]() ![]() |
|
LinkBack | Seçenekler | Stil |
|
![]() |
#1 |
![]() |
![]() |
![]() |
#2 |
S.Moderators
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
|
![]()
İstanbul'da Gül Devri Başlıyor
al işte bu da gözlerinin içine senli benli bakan İstanbul tüm güller ölmüş de İstanbul'da, bir sen kalmışsın bu kadar güzel alkol kokusuna alışık çamaşır ipleri balkonlarda Boğaz'da gümbür gümbür bir yeşil akşamcılar, eskiciler, körkütük dolmuşlar güzelliğini bütün millet duymuş sevgilim, hangi elbisen anlattıysa senin için kalkmış kadehler, İstanbul bu yüzden çin çin kulak kabartırsan Galata Kulesi'ndeki caz patlamasını duyacaksın bir şarkı aşağı atlamış ordan, bizi öpüşüyor görünce martılar on dokuz mayıs gösterilerini falan bırakmışlar haydi yallah gökten limana inmişler deniz çok bozulmuş bu işe ama ses etmemiş neden olacak efendiliğinden hah işte bu da vapur arkası cümbüş köpük İstanbul tüm yürekler kirlenmiş de İstanbul'da bir seninki kalmış bu kadar beyaz bir kız gitmiş KöPage Rankingü'nün çelik telli saçını örmüş bir çocuk iki kere iki eşittir senin adın yazmış karatahtaya adamın teki tutmuş kötü şeyler söylemiş yürüyüşüne ek olarak ben bu kadarına dayanamamışım kızmışım heyt oğlu heyt şiddetinde tepesi atmaksa tepesi atmak kıskanmaksa kıskanmak önce İ'yi duman etmişim, sonra S'yi ardı sıra A'yla N'yi Tanzanya'ya sürmüşüm B, U, L de sizlere ömür bulvarın başlangıcında İstanbul üç kurşunla Bizans harabelerine dönmüş cinayetse cinayet kansa kan olmuş şehir senin yüzünden nice zaman sonra kendime gelmişim bir pişmanlık bir ağlama tutturmuşum aman allah tüm gözler kurumuş da İstanbul'da bir benimkiler kalmış bu kadar ıslak emektar saatim düş gördüğümü anlamış basmış yaygarayı zır da zır zır da zır zır da zır altıyı vapur geçe ( uyandım işte bu da düş görmemden sonraki İstanbul başın göğsümde sevgilim böyle sıcak uyuman bir başka tüm uykular uyunmuş da İstanbul'da bir seninki kalmış bu kadar uzun bir gül geldi durdu pencerenin önüne, içeri bakıyor İstanbul'da tüm güllerin ölmediğini anlıyorum şimdi onunla oh be çocuklar gibi seviniyorum İstanbullulardan özür diliyorum aklım başıma gelmişken çöp arabalarında, evde kalmış kızlarda kayıkhanede bu ilkbahar yosmaların uykusuzluklarını biliyorsanız onlar da yasadışı öpüşmelerimizde bizim bir gül kokusudur sürüp gitsin diyorum ve gül devrini başlatıyorum İstanbul sokaklarında sürüsüne bereket ) Akgün Akova |
![]() |
![]() |
![]() |
#3 |
S.Moderators
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
|
![]()
İzin Verirsen Artık Bize Taşınmak İstiyor
alev almış yıldız sesiyle çalınca herhangi bir telefon sanadır durma aç alooo'na karşılık bir tanıdık koku duyarsan, gönül borcu var gibi hani mummutluymuş, sevinçten dili tutulmuş gibi anla sevdiğim o'dur telefon kulübesine ektiğimiz karanfil büyümüş de, evlendik mi onu soruyor... Akgün Akova |
![]() |
![]() |
![]() |
#4 |
S.Moderators
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
|
![]()
Kanat Terzisi
her şeyi anladılar sevgilim seviştiğimiz yatakta unutulmuş bir çift kanat bulunca terzilerine gidiyor kentteki kadınlar kendilerine kanat diktirmek için o günden beri Akgün Akova |
![]() |
![]() |
![]() |
#5 |
S.Moderators
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
|
![]()
Kar Altı Yalnızlığı
trafik polislerinin dişlerine ceza kestiği Nasrettin Hoca hızında yol alırken gülüşün yüzümü yıkıyorum imamın abdest suyuyla suçumu kabulleniyorum yani arabesk dinledim kırarak caz plaklarını genelev ışıkçısı Louis Armstrong fareli köyün kavalcısı bendeniz ve kapak kızı pozunda taşra kasabalarının kar altı yalnızlığı el yazması buğu ve pas elele resmimize büyüteçle bakarak parmak uçlarında fosfor izi aradım bulsaydım yırtacaktım taşınmış karıncaların çalışma kampı tırnaklarından uçup gitmiş yüreğine " PIR PIR YASAK " levhaları asarak sen salınca çekirge sürülerini üstüme çatlatınca bilardo toplarımı sarhoş bir kaptanın yakıp söndürdüğü bir deniz fenerine döndüydü sevdam şimdi senden ayrı senden yangın senden yaban göbeğimin dansözü dört yapraklı yoncam benimsedim sensizliği mühürledim kilitledim hurdacıya sattım çift kişilik yatağı alt alta paylaşamadığımızdan... Akgün Akova |
![]() |
![]() |
![]() |
#6 |
S.Moderators
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
|
![]()
Kuğulama
çarpıp gittin kapıyı şakkadanak önce ceviz ağaçlarına saygısızlık sonra bilumum marangozlara dedikodu gibi çıkıp gittin bacaağzı gibi ağulayarak * sevdan kuş seslerini zımparalayan özürlü çocuk kargalamaya yem veriyor kuğulamadan * Halk oylamasıyla çekip gitseydin keşke kız... Akgün Akova |
![]() |
![]() |
![]() |
#7 |
S.Moderators
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
|
![]()
Kuş Bakışı
senin bakışın sevgilim senin bakışın bulutlarla yanak yanağa gezen kırlangıç uçurumların anlamını bilen albatros yağmurlu günlerde güneş devrimi yapan güvercin senin bakışın telefon kulübesinde sesimle sevişen kumru gökgürültüsünün üstünden geçen turna emeğin kavgasına kanat veren kartal senin bakışın sevgilim senin bakışın "çok uzaklara gitmeliyim kendimi bulmak için" diyen leylek "uzaklara gidersen yitirirsin yakınındakileri" diyen serçe baştankara, içimdeki yazı bahçesine dadanan sevgilim senin bakışın kısa otlara uzun dalların öykülerini anlatan çalıkuşu çocukluğumun şeytan uçurtmalarıyla yarışan saka aynanın önünden yavaşça geçen tavuskuşu sevgilim ışığın yırtıldığı yerde gökyüzünü bekleyen ispinoz senin bakışın gökdelenin bodrumunda yuvasını arayan tarlakuşu odun kafalıları hırpalayan ağaçkakan sevgilim savaş gemilerinin üzerine yağan martı senin bakışın senin bakışın geceyi, seviştikçe kanadı kanayan geceyi boşluğun ıslığıyla aralayan yabankazı gerçeküstü pelikan, gökyüzünde su kanalları açan pelikan "yakaladığım en büyük balık sensin" diyen yalıçapkını senin bakışın sevgilim senin bakışın konduğu ağaçlara bir bir sarıldığım ardıçkuşu sürüden erken ayrılan bıldırcın cerenin sırtında uyuyan keklik sevgilim senin bakışın yağmurkuşlarının nem bolluğu yıldızların felsefesini bilen kukumav cennet papağanı, yatağımda gökkuşağını uyutan kuşların müzik öğretmeni bülbül senin bakışın ezilenler başkaldırdıkça sevinçle öten kızılgerdan sinema karanlığında dudak çırpan İstanbul kuşu, öyle bir kuş varsa eğer geceyle gündüzü tüylerinde eşitleyen saksağan sevgilim senin bakışın mutsuzluğa gagasıyla gülümseme biçen kayaşakrağı yapraktan çimene haber götüren ötleğen Van Gölü'ne gölgesi vuran atmaca Aladağlar'da iç geçiren şahin senin bakışın denizcilerin unuttuğu bahri gemicilerin unuttuğu suyelvesi sevgilim hiç unutmadığım yelkovankuşu senin bakışın yüzümdeki gökyüzü bakışlarındaki kuşlarla tanıdı kendini sevgilim senin yüzün senin yüzün eski kuşların yeni seyir defteri... Akgün Akova |
![]() |
![]() |
![]() |
Bookmarks |
Etiketler |
akgün, akgün akova, akgün akova şiirleri, akova, Şiirleri |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|
![]() |
||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Serpil Akgün Biyografisi - Serpil Akgün Hayatı - Serpil Akgün Kimdir - Ressam Serpil | Gökkuşağı | Türk Ressamların Biyografisi ( Hayatı ) | 0 | 25.12.11 23:09 |
Nahit Ulvi Akgün Şiirleri | Renklerin Dansı | Türk Şairlerin Şiirleri | 0 | 19.08.10 21:00 |