Tualim.net

Tualim.net (http://www.tualim.net/)
-   Türk Şairlerin Şiirleri (http://www.tualim.net/turk-sairlerin-siirleri/)
-   -   Ayten Mutlu Şiirleri (http://www.tualim.net/turk-sairlerin-siirleri/2238-ayten-mutlu-siirleri.html)

Renklerin Dansı 15.08.10 15:43

Ayten Mutlu Şiirleri
 
Aşk Onarır

söylediğin yalanlara dönerse bir gün
söyleyemediğin bütün sevgiler
kırılırsa incecik dallar gibi
yarınlara ertelediğin düşler
aşk onarır

kalbindeki günlerin çan kulesi
yıkılmışsa aldanışın fırtınasında
rüzgarın savurduğu kum taneleri
gibi kanarsa zaman avuçlarında
aşk onarır

konukları kendisini sevmeyen
bir otel odası gibiyse yalnızlığın
çıkıp gidemiyorsan çivilenmiş gölgenden
paslanmışsa kilidi sığındığın anların
aşk onarır

geçtiğin yollardaki bütün ay perileri
terk ettiğin kendinin şarkısını söylerse
ve hayat birdenbire bir veda resmi gibi
yırttığın albümlerden çıkıp geliverirse
aşk onarır

kanındaki ateşler tenini yakmıyorsa
unuttuysan şarabi gecelerin rengini
sevişmenin elması artık parlamıyorsa
elinde kırılmışsa dokunuşun kadehi
aşk onarır

aynalarda bıraktığın suretine benzerse
içindeki delinin bütün yüzleri
her gidişin bir dönüşün eviyse
o varmayan yolları, o yaralı deliyi
sadece aşk onarır...

Ayten Mutlu

Renklerin Dansı 21.07.12 23:33

Çocuk ve Akşam
 
Çocuk ve Akşam

işte akşam, tül, bakır ve yas
havada kuş tüyleri, ıssızlık

ay şimdi sularda gizli bir veda
kumdan kalelerine ağlarken çocuk
ruhta köpüklenen o kızıl yara

doğunun akşam faslı bu eprimiş gün
isli lamba, misk kokusu, hüzün
ve siyanür tanrıya diz çöken vaha

çocuk rüyalarında denize benzer kuşlar
kanatsız düşler gibi halkbilgisi hep kırık
çocuk-kuşlar yansıtan buğulu aynalarda

dans bu, fonda garip bir arya
sözcükleri yitiren sesin boğuk tınısı
tül, ıssızlık ve daracık odalarda
anka uçuran ruhun gizemli dansı

akşam işte, araftaki âmâ kuş
halkbilgisi hep zayıf çocuk düşleri
gibi masum ve suçlu darağacında

ah akşam, lirik bir bağbozumu şimdi
yakutun alacada rengini yitirdiği...

Ayten Mutlu

Renklerin Dansı 21.07.12 23:34

Dilek
 
Dilek

hiçbir şey avutmuyor beni artık
büyüyen çocukları izliyorum
uçuşarak çiçek ölüleriyle

bu sessiz acılar bizim tohumlarımız
çığlıklı günlerin bağbozumunda
güz dökümü yemişler tadacaklar
o bildik rüzgarla yarışacaklar
ışık ve ses olacak gölgeleri
otlarla bulutlar arasında

taşlar çağıracak onları mavi
yamaçlara gizli patikalara
derinleri kazacak uçurum adımları
köpükten bir yankıyla buluşacaklar

uçuşarak çiçek ölüleriyle
yağmurun adını yeniden koyacaklar
ses ve ışık olacak yürekleri
karanlık, tenha yollar boyunca

sessizlik diliyorum kendim için sessizlik
acının ve tükenişin meyvesi olsun
eski yazlardan kalan bir avuç toprak
gibi koksun yağmurun köklerinde

hiçbir şey avutmuyor beni artık
büyüyen çocukları izliyorum yalın düşlerle
acılarla büyüyen çocukları sessizce...

Ayten Mutlu

Renklerin Dansı 21.07.12 23:34

Gidelim
 
Gidelim

I
uzaklara gidelim, yağmurun çanlarına
ışığına gölgeler kralının, suyun
çıplaklığına
yürüsün yol, uysal ve inatçı bir yoldaş
yanımız sıra, biz gidelim, çoğalan
arzusuna
patikaların, kanın çığlıklarına

dursun zaman, biz gidelim
seke seke gidelim
göğün suretini çizen denize,
kımıldayan taşların şarkılarına
yeraltı madenine kardeş dağların
çağrılı bir konuk gibi gidelim
ırmakların soluksuz yankılarına
altın bir muştu gibi soluk soluğa

morötesi sözcüklerle gidelim, yalanların
ürkünç gece kuşlarının uğramadığı orman
yalınlığına, art arda örülmüş duvarların
ötesine geçelim, okşayan yalımına
otların, karanlık sokakların kıvılcımına
içimize gidelim ateşin ve külün barıştığı
toprağa

II
çocuk yüzlü sabaha
direncine delikanlı çağların
kurumuş dalların içindeki yaprağa
bekleyen rüzgarına çöl yıllarının
kızıl bir nar olup çatlasın güneş, biz
gidelim
üzüm bağlarına
yıldız kavşağına haritaların

ufkun yatağını sersin gökyüzü, çıngırak
seslerine
bilge hayatın, dans ederek kanın
mağarasında
dönsün mavi bir buğu gibi dünya
biz oraya gidelim, elma kokularına
yitirilmiş ne varsa çağırsın aşk
adımızı güzelliğe sora sora gidelim

saf mücevher günlere
mor sümbül gecelere, ömrün köpüklerinde
açan o kızıl güle
çamurun kalbindeki acıyla yakıp meşaleleri
unutulmuş saflığın izlerini süre süre
gidelim

biz nereye gidelim?
o yakut ülkesine yüreğimizin
hadi gidelim...

Ayten Mutlu

Renklerin Dansı 21.07.12 23:34

Gitmek
 
Gitmek

gün gelir insan anlayıverir
tek başına yaşlanan bir ağaç olduğunu
o yüzden kederi yazmak isteyebilir
rüzgarın gövdesinde açtığı yaralara

sonbaharda şaşarak öğrenirsin
yaprakların rengine inanmamayı
ve zamanın o müthiş yalanını
o müthiş yalanını tutkunun, ihtirasın
anların, anıların,
çılgın bir nehir gibi kör koşularda
yaşadıklarının ve yaşayamadıklarının

dağlarda, odalarda, avunmalarda
çoğaldın sandığın azalmalarda
ışığını yitirmiş o ölü yıldızlarda
düşen bir yaprağın son gülüşünde açan
yankısız çığlıklarda

şaşarak öğrenirsin
zamanın ve hayatın büyük sırrını

gök sadece yağmura anlatır sonsuzluğu
oysa unutur damla toprağa değer değmez
yağmurun da kederli bir ülke olduğunu

unutmaktan başka güz yokmuş gibi
ve hayattan daha gerçek bir yalan

toprağa ne söyler yağmurun sesi
bir şarkı mı, bir şiir mi, bir güz hikayesi mi
yaşlı bir ağaç olsan, çırılçıplak bir ağaç
ne söylerdin, kalbinde esip duran rüzgara?

"beni terk et
içimde sonbahardan başka bahar kalmadı"

belki de gitmektir aşk, sadece gitmek
avare bir kederi sarıp yaralarına
rüzgarın devirdiği bir ağaç gibi
köklerini sessizce bırakarak toprağa...

Ayten Mutlu

Renklerin Dansı 21.07.12 23:35

Gün Bitecek
 
Gün Bitecek

I
gün bitecek paramparça döneceksin kendine
silmeye çalışarak geceden suretini
aynaya bakacaksın içindeki deliye

kim bilir hangi aşkta bıraktığın gülüşün
kırıkları olacak yaralı bakışında
aynalarda gördüğün
son cesettir kendine öldürdüğün
diyecek gözlerinde kırılan ayna

sen geceden gizleyip suretini
gövdendeki hayalete sarılacaksın
tanıdık kokular kesecek bileklerini
yırtık fotoğrafları yeniden yırtacaksın

II
geceyi örtse de geçtiği mevsimlere
hâlâ yalanların en güzelidir aşk
sarışın acılar gizlenir gölgesine

böyle diyecek ayna, yine inanacaksın
ilk kez inanır gibi huzura ve lanete
paramparça bir yüzün son gülüşünden kalan
cam kırıkları hâlâ kanarken yüreğinde

geçtiğin sokaklara yeniden dönmek için
içindeki delinin ardından koşacaksın

sustuğun aşklar gibi konuşkan
yalnızlığın gibi bin parça
yeni bir gün çizerek yüzündeki aynaya
kendine yeniden başlayacaksın...

Ayten Mutlu

Renklerin Dansı 21.07.12 23:35

İnsan
 
İnsan

yerle gök arasında küçücük evler
mırıldanan odalar, aralık pencereler
kap kacak, sandalyeler, yorgun bir masa
küçük alışkanlıklar, yıpranmış tatlar
bir avuç toz, bir ikindi gölgesi
köşe minderine kurulmuş zaman

birbirine aşina duvarlar arasında
ne çok eşya, ne çok kaygı, ne az sevgi
denizden koparılmış birazcık tuz, güneşten
sereserpe bir duygu, bir öpücük, bir kahkaha
fısıltılar, vazodaki çiçeklerin buğusu
ve anların telaşına
sinmiş ölüm kokusu

yerle gök arasında bir öbek can
bir tas öfke, denizler dolusu gam
çığlıklar, yakarışlar ve derin susku
ve küçücük evlerin damarlarına
çarpa çarpa akıp duran
akıp duran
bu yaşama arzusu...

Ayten Mutlu

Renklerin Dansı 21.07.12 23:35

Ölüm Gibi
 
Ölüm Gibi

işte sevişmek bitti
ölüm gibi devam ediyor gece

aşk henüz gidilmemiş bir ülkedir, diyorsun
ne kadar uzak gitsen çıkamazsın teninden
kendinden çıkamazsın ne kadar yakın gelsen

sessizce dinliyorum gecenin çanlarını
açık bir yara gibi çalıyor çanlar
vuruluyor sesinde çanların hayvanları

çıkamıyorum senden ne kadar uzak gitsem
sana varamıyorum
ne kadar yakın gelsem

gözlerinde
acının ürperen tenini okşuyorum
nereye akar, hangi ölü denize
istiridyeden koparılan incinin kanı
biliyorum

ölüm gibi devam ediyor gece
susamış bir yangını söndürerek kalbimde
çekiyorum körelmiş bir ateşin bayrağını
sesindeki çanların en yüksek kulesine

kapanıyor gecenin ağır kapısı
sonsuz mavi bir cam kırılıyor içimde

öpüyorum
öper gibi gözlerini son defa
ölüm gibi bir aşkın gözyaşlarını...

Ayten Mutlu

Renklerin Dansı 21.07.12 23:35

Sevi
 
Sevi

sabah olur, uyanırsın yanımda
kuşlar kanatlarına sesini çizer
durur geceki yağmur
sokaklar güne iner

sen gülersin, gözlerine pazar yeri kurulur
bir çocuk annesini kaybeder
senin yüzünde bulur

konuşuruz, yolcular eve varır
yanar gemilerde bütün ışıklar
ay iner denizlere
çilingir sofraları kurar balıklar

yüzüne dokunurum, gözlerim dolar
dünyanın her yerinde
yeni bir şarkıya başlar kadınlar...

Ayten Mutlu

Renklerin Dansı 21.07.12 23:35

Uyandırmak İçin Seni
 
Uyandırmak İçin Seni

I
uyandırmak için seni
ayışığı sonatından geceyi çaldım
ıssız bir şehre gittim hiç gitmediğin
sessizliğe bilmediğin şiirler fısıldadım

rüzgarların dindiği kıyılarda
öykünü dinledim ıslak kumlardan
deniz uyuyordu ayak ucunda
aramızda tüy gibi uçarken zaman

aralık perdelerden yüzüne düşen
ayın tenha seslerini okşadım
açıklarda yitmiş bir yelkenliden
eğilip yıldızlara gölgeni öptüm

II
kimsesiz çocukların ince parmaklarıyla
dokundum düşlerinin kırılmış aynasına
eski resimlerin soluk çizgilerinden
ellerini seyrettim mağaralarda

uyandırmak için seni
bütün geçmişini yeniden yazdım
bir gülü iliştirip yalnızlığına
unuttum ne varsa unutmadığın

uçucu bir kokuyla sardım çıplaklığını
bir dağ gecesi gibi ürperdi tenin
soluğundan soluğuma uzanan
uzun bir yol diledim

uyandırmak için seni
alnına solgun düşen saçlarını seyrettim
sonsuzluğu çağırdım avuçlarından
yalnız bir yıldız gibi ölürken kalbim...

Ayten Mutlu


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 02:22.

Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0 RC 2
Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.