Tekil Mesaj gösterimi
Alt 12.06.09, 16:35   #2
Kullanıcı Profili
Tualim
YÖNETİCİ
 
Tualim - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Tualim.NetTualim
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Feb 2009
Üye No: 2
Mesajlar: 1.665
Konular: 1221
Bulunduğu yer: İstanbul
Standart Oğlum Polis Olacak (2. Bölüm)

(2. Bölüm)



FERİT: Patlama be adam, kırmızı yanıyor patlama.
ASIM: Bak nasıl da sataşıyor.(FERİTE)Sen emekli polistin değil mi bey baba.
FERİT: Evet,
ASIM: Emeklisin artık polislik bitti.Sen maç bittikten sonra bir hakemin caddede giderken düdük öttürmeye devam ettiğini gördün mü?
FERİT: Görmedim ama Futbolun centilmenlik olduğunu hiçbir zaman unutmaz. Ve bilmeyenlere söyler. Ben onu yapıyorum. Sen düdüklü tencere gibisin. Ötüp duruyorsun.
ASIM: Bana bak, yaşına hörmetim var yoksa.
FERİT: Yoksa!
ASIM: Allah yarattı demem. Yaşlı maşlı, gözlü kaşlı,beyaz saçlı demem.
POLİS: Siz uymayın beyefendi. Yaşlı adam. Hatalı davrananları da ikaz etmesinde bir sakınca yok.
GÜL: (POLİSE) Evladım, Ahkamkesene nereden gidilir.
POLİS: Ablacığım ilerideki durakta beklersen, her on beş dakikaya bir dolmuş gelir.
ASIM: Nereye gidiyorsun, nereye? Ahkamkesen e mi?
GÜL: Evet
ASIM: KAHKAHA ATAR Gitmene gerek yok. FERİTİ GÖSTERİR İşte burada.
GÜL (POLİSE) Evladım durakta bekliyorum araba gelip durmuyor. Sanki durak değil de durarak yapmışlar.
ALİ: Evet minibüsler canı çektikleri yerde durup indir bindir yapıyorlar
POLİS: Vatandaş durağın dışında durmamalı. Hele hele öğrenciler. Durak dışında duran öğrenci her zaman kazaya sebep olur.Durak dışında da inmemeleri gerekiyor.
GÜL: İniyorlar kardeş. Durmadığı zamanda sürücüyü azarlıyorlar.
POLİS: İkaz edin fendim. İkaz edin.Kurallara uymayanları ikaz edin.
GÜL: İkaz ettin mi, bu kez seni bir başka mahallede indiriyor.
POLİS: Bize bildirin. Vatandaşlık görevinizi yapın.
ALİ: Bak bu doğru.
ASIM: Ürmetkar ederim amirim şimdi söz misal bu ihtiyar.
POLİS: Ben amir değilim polisim.
ASIM: Peki Polis amirim.



(KLAKSON SESİ)



FERİT: Patlama be adam ne acelen var.Bak bak, şu dönüşe bak allahını seversen(ACI FREN SESİ VE ÇARPMA) Ben demedim mi.?
POLİS: FERİTE Baba geçerken eve uğra , torunun seni çok özlemiş.Ben kaza yerine gidiyorum.
FERİT: Tamam oğlum kendine iyi bak.
POLİS: GİDER
ASIM: Ne oğlum mu? Yani nasıl ! Anlamış değilim.
FERİT: KAZA TARAFINA BAKAR İnşallah kötü bir şey olmamıştır.
ASIM: ACI ACI TEBESSÜM EDER ALİYE Şey ben gideyim. İyisi mi (GİDER)
GENÇ: Yazık oldu kadına. Yazık oldu.
FERİT: GENCİ DURDURUR Ne oldu evladım?
GENÇ: Kadın bey amca.Karşıdan karşıya geçiyor.Adamda bir hızlı geliyor mu? Trafik ışıklarını beklemeden,kadın yolun ortasında ,langırt adam bindirdi…
FERİT: GÖRMEYE ÇALIŞIR Orada çocuk da var herhalde. Ağlıyor.
GENÇ: Var ya. Çocuk Kırmızı ışıkta geçmek istememiş beklemiş.Annesi Çocuğu da dinlememiş. Çocuk kuralcı.
ALİ: Hayatı kurtuldu ama. Kadın gitti.
FERİT: ASIMIN GİTTİĞİNİ BİLMEMEKTEDİR ONA DÖNER Bak çocuk bile ,ŞAŞKIN Adam nereye gitti! Allah Allah. Çocuk bile kuralları biliyor.Bir anlık mesele .Bir anlık mesele Allah sabır versin (AMBULANS SİRENİ-GİTTİKÇE KISILIR) İyisi mi ben gideyim.






METE: (ELİNDE DİREKSİYON HER TARAFI YIRTIK, KİR PAS İÇİDE. GELİP FREN SESİ ÇIKARIR DURUR ORADAKİLERE SARHOŞTUR) Hadi gidiyor. Hadi bir iki, bir iki.
GÜL: Nereye gidiyor evladım? Nereye?
METE: Cıncık dereye Hadi atla hanım teyze.
GÜL: Evladım atla diyorsun da nerene atlayayım.
METE: Arkama atla abla arkama atla.
GÜL: Ah yavrum evladım, arkan mı kalmış ki atlayayım. ALİYE Arkası gitmiş farkında değil.
METE: PANİK Kim çarptı bana? Kim çarptı. Arabanın bir tek direksiyonu kalmış be.SESLİ SESLİ AĞLAR Şimdi ben karıma ne diyeceğim ben. Bana çarpan allahından bulsun.
POLİS: METEYE Dur bakalım. Arkadan tır’ a çarptın.
METE: Hadi ya! Nerede çarptım? Tır’ a bir şey oldu mu?
POLİS: Promil tespiti yapacağız üfler misin?
METE: ABARTILI AĞLAR Benim arabam gitmiş sense brokil tespiti istiyorsun.
POLİS: İçkili araba kullanıyorsunuz.
METE: Tövbelerin tövbesi. Hayatımda araba içip içki sürmedim. Bunu kanıtla ben sana arabamı vereyim ELİNE BAKAR Şey direksiyonumu vereyim.
POLİS: Beyefendi zil zurna sarhoşsunuz.
METE: Kim? Ben ha! Zil olabilir ama zurna gibi hayatta kabul etmem.
POLİS: Şubeye gidelim lütfen.
METE: Neden ne suçum var? Cinayet mi işledim.
POLİS: Alkollü araba kullanıp kaza yaptınız.
METE: Bunu bana yutturamazsınız. Ben araba kullanmadım. SEYİRCİLERE İşte ben direksiyon kullandım.
ALİ: İçkili direksiyon kullanmak yasak değil ki.
METE: Hah. İstediğim gibi çeviririm. İstersem çember çeviririm(ÇEMBER GİBİ ÇEVİRİR)



(KLAKSON SESİ)



FERİT: Dur patlama be adam. Sıra sana da gelecek.
GÜL: Evladım,sarhoş kafa ile direksiyon çevirmeye utanmıyor musun?
POLİS: Beyefendi lütfen bizi uğraştırmayın.
METE: Sen beni uğraştırıyorsun. DİREKSİYONU VERİR Al arabamı vereyim bin git.
POLİS: Beyefendi lütfen üfleyin.
METE: HAVAYA ÜFLER Üffffffffff, üffffffüüüüüüüü
POLİS: Öyle değil bu, alete üfleyeceksiniz.
METE: Mümkünatı, yok üflemem. Aletin ne günahı var arkadaş.
POLİS: YAN TARAFA BAKAR METEYE SÖYLER Buradan ayrıl mayın



(Sahne SAĞINDAN ÇIKAR-EFEKT: ARABA SESLERİ)



(MAKSUT CEP TELEFONUYLA KONUŞUP ORTALIKTA DOLAŞIR. POLİS, MAKSUTUN ARKASINDAN DOLAŞMAKTADIR.)



MAKSUT: TELEFONA Heye gardaş. Tamam ne vakit geliyon. Ne kurbağa Osman da mı geliyor! Gelsin, gelsin
POLİS: MAKSUT: A Beyefendi, Ehliyet ruhsat
MAKSUT: Ha bizim kızın ehliyeti tamam mı? İyi, iyi
POLİS: Bey efendi, ruhsat.
MAKSUT: POLİS: E TAMAM DER Şükrünün İçki ruhsatı ne oldu? Olmadı mı?
Burada bir polis arkadaş var o da soruyor.
POLİS: ŞAŞKIN, ŞAŞKIN BAKAR.
ALİ: POLİS: E İçki ruhsatı işiniz mi var. Meyhane mi açıyorsunuz.
POLİS: Ne meyhanesi kardeşim?
MAKSUT: Polis arkadaş da haklı ,ne meyhanesi kardeşim.Bunun bir adı yok mu?
POLİS: Lütfen, bey efendi. Ehliyet ile ruhsatı verin sonra istediğiniz kadar konuşun.
MAKSUT: Hay ağzına sağlık memur bey, TELEFONA Kardeşim ruhsatı versinler sonra istedikleri kadar konuşsunlar.
METE: MAKSUT: A Abi meyhanenin adresini versene.
POLİS: METE: YE Seni unuttum sanma.(MAKSUTA) Beyefendi lütfen.



MAKSUT: (TELEFONU KAPATIR POLİSİ İLK KEZ GÖRÜYORMUŞ GİBİ) Buyur, Memur bey.



POLİS: Ehliyet, ruhsat?
MAKSUT: Ha .!CİDDİLEŞİR Siz nereden biliyorsunuz.?
POLİS: Neyi nereden biliyorum?
MAKSUT: Arkadaşların Ruhsat işi olduğunu?
POLİS: Bilmiyorum. Nereden bileceğim.
MAKSUT: Tahmin ettin o zaman.
POLİS: Beyefendi sizin ehliyetin ile ruhsatını istiyorum.
METE: Ben onların yerine direksiyonu verdim kabul etmedi.
MAKSUT: Durun bakalım,durun.Sen ne istiyorsun?Ne istiyorsun.?
POLİS: Ehliyet ve ruhsatınız.
MAKSUT: Kimden istiyorsun benden mi?
POLİS: Evet.
MAKSUT: Yok canım benden istemiş olamazsınız.
POLİS: Evet sizden istiyorum.
MAKSUT: Ben de benden istiyorsunuz sandım.
POLİS: Zaten sizden istiyorum. METEYE Gel buraya üfle.



(MOTOSİKLET SESİ DUYULUR –BİR POLİS DAHA GELİR.)



MAKSUT: Ne o, arkadaşlarını mı topluyorsun?
POLİS: Görevimizi yaptığımı sanıyorum. POLİSE Ahmet arkadaşın promilini ölçer misin (APARATI VERİR)
MAKSUT: POLİS: E Sen ateşle oynadığının farkında mısın?
POLİS: ETRAFINDA TOPLANANLARA Dağılın arkadaşlar. MAKSUTA Ben görevimi yapıyorum.
MAKSUT: Soğuklarla aran nasıl?
POLİS: İyi. çok iyi.
MAKSUT: Bu ülkede Hakkari diye bir yer var. Biliyor musun?
POLİS: İyi biliyorum. Zira orada görev yaptım.
MAKSUT: Bir daha gitmek ister misin?
POLİS: Seve, seve.



(AYSUN MAKSUTUN TANIDIĞIDIR. CİLVELİ-YAKLAŞIR)
Tualim isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla