Tualim.net  

Go Back   Tualim.net > Kültür&Sanat&Edebiyat > Şiir > Türk Şairlerin Şiirleri

Türk Şairlerin Şiirleri Türk şairlerin şiirleri.Türk şairlerden güzel şiirler.Türk şaiirlerden şeçme şiirler...

Ali Pektaş Şiirleri

Türk Şairlerin Şiirleri kategorisinde açılmış olan Ali Pektaş Şiirleri konusu , ...



Konu Bilgileri
Konu Başlığı
Ali Pektaş Şiirleri
Konudaki Cevap Sayısı
9
Şuan Bu Konuyu Görüntüleyenler
 
Görüntülenme Sayısı
1587

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 15.08.10, 02:57   #1
Kullanıcı Profili
S.Moderators
 
Renklerin Dansı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Tualim.NetRenklerin Dansı
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
Standart Ali Pektaş Şiirleri

?

aç karnına sigara içmeyi ve
soğuklarda aylak aylak dolaşmayı
oğretti aşkın.
geceleri yatmamayı sabahları kalkmamayı
bir paket sigarayla
dost olmayı öğretti.
adını koluma değil
aşkını kalbime kazıdım.
aşkın bana,
dünayanın ne kadar küçük
sensiz ne kadar anlamsız ve boş
olduğunu öğretti
ama şunları öğretemedi
senin ne kadar taş kalpli
ne kadar vefasız
ve ne kadar da zalim olduğunu
öğretemedi...

1998

Ali Pektaş
__________________
TUALİM.NET
Renklerin Dansı isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 30.09.11, 00:51   #2
Kullanıcı Profili
S.Moderators
 
Renklerin Dansı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Tualim.NetRenklerin Dansı
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
Standart Ben Senim

Ben Senim

Agladıgın zaman gözyaşlarınım,
Güldügünde,tebessümünüm.
Haykırışlarındaki feryatlarınım,
Bir çiçegi kokladıgında,hissettigin kokuyum.
Bakışlarındaki ahenk benim.
Sözcüklerindeki giz benim.
Saçlarını savuran rüzgar,
Tenini yakan güneşim.
Alnından akan ter benim,
Çatlamış dudaklarına usulca konan,
Bir yagmur damlasıyım.
Arkanda seni izleyen gölgenim.
Hislerindeki korku benim,
Düşüncelerindeki korku benim.
Gözlerindeki yeşil, tenindeki sıcaklıgınım.
Yalan söyledigin zaman dogrunum,
Seni dogru yola itenim.
Yüregine aşk iksirini veren,
Seni sevdalara sevk edenim.
İçine çektigin nefesim.
Hayata küstügünde yaşama sevincinim.
Gönül tarlasına ektigin ümit benim,
Susadıgında kana kana içtigin su,
Üzerine yazdıgın bembeyaz bir sayfa,
Dilinden düşürmedigin türküyüm.
Üzerine basıp geçtigin kö p rüyüm.
Karanlıkta kaldıgında,
Seni aydınlatan sonsuz ışıgım.
Bir kuş gibi uçmak istediginde,
Çırptıgın kanatların benim.
Daldıgında suyun diplerine,
Yedigin vurgunum.
Çıktıgın dagın zirvesiyim.
Ellerinle yogurdugun hamurum.
Seni sarhoş eden şarap benim.
Gözyaşlarınım,tebessümünüm.
Feryatlarınım,hissettigin kokuyum.
Saçlarını savuran rüzgar,
Tenini yakan güneşim.
Bir yagmur damlasıyım,
Gölgenim. yeşilin,çelişkin,sıcaklıgın benim.
Sevincin,üzüntün, kalbin, yüregin, herşeyinim
Ben senim...

Agustos 2000

Ali Pektaş
Renklerin Dansı isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 30.09.11, 00:51   #3
Kullanıcı Profili
S.Moderators
 
Renklerin Dansı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Tualim.NetRenklerin Dansı
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
Standart Bilmiyordum Öğrendim

Bilmiyordum Öğrendim

Bilmiyordum öğrendim
Yalnızmış o güller içindeki goncalar
Yeni birer ümitmiş çekilen acılar
Tırmandıkça erişilmez olurmuş dağlar
Her karanlıkta bir ışık varmış
Ve her son yeni bir başa kanıtmış
Örtüler apaçık edermiş saklananı
Söylenen her yalan bir doğrunun parçasıymış
Ve her sevgi kalbinde sevgisizlik saklarmış

Bilmiyordum öğrendim
Denizler korkudan köpürürmüş
Gelinen yerle aynıymış dönülen yer
Tokluk açlıktan ibaretmiş
Zenginlik yoksulluktan
Gerçek aşk kalbe ağır gelirmiş
Her yeni sevgi eskisini bitirirmiş
Mutluluk bir yanında mutsuzluk beslermiş
Bilmiyordum iyi ki öğrendim
Kuşlar da yalan söylermiş

Bilmiyordum öğrendim
Şiir yazmazmış şairler
Alaca karanlıkta çalarmış mısralar kapısını
İçki değil içmek sarhoş edermiş adamı
Hüner değilmiş yaşamak
Gün gelir çekilen nefes boğarmış insanı
Sular zehir olurmuş içtikçe
Sudan ibaret değilmiş gözyaşları
İnsan yaşamayı değil asıl ölmeyi severmiş
Öğrendim ki aslında gökyüzü de mavi değilmiş

Bilmiyordum öğrendim
Bildiklerim bilmediklerimi bildiğimmiş
Gördüğümü sandıklarım aslında göremediklerim
Kısraklar çatlamak için koşarmış
Kader kadersizlikle beraber yaşarmış
Çiçekler sabırla beklermiş dalından kopmayı
Tuttuğumu sandıklarım aslında tutamadıklarımmış
Duyduğumu sandıklarım duymadıklarım
Taşlar acı çekerek ufalanırmış
Ve hayat dedikleri aslında kocaman bir yalanmış...

04.03.2001

Ali Pektaş
Renklerin Dansı isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 30.09.11, 00:52   #4
Kullanıcı Profili
S.Moderators
 
Renklerin Dansı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Tualim.NetRenklerin Dansı
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
Standart Endülüs Şarkısı

Endülüs Şarkısı

dudaklarımdan düşmez
bu eskittiğim Endülüs şarkısı
bilmem ne zaman dilime düştü
ne zaman çınladı kulaklarımda
belki bir şalın dalgasında
kırmızı bir gülüştü

duydu mu kimse bilmem
ben avare avare
bu şarkıyı söylerken
o kızılda yanan güller
bir bir yollara dökülürken
topuklar yerlere vurulurken
duydu mu Endülüs delisi

ben burda böyle delirirken
dudaklarımdan düşmesin
bu her gün yenilediğim
Endülüs şarkısı
kimseler duymasın ben söylerken
duyulsun ayak sesleri
ve yansın ateşte gülün kırmızısı...

Ali Pektaş
Renklerin Dansı isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 30.09.11, 00:52   #5
Kullanıcı Profili
S.Moderators
 
Renklerin Dansı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Tualim.NetRenklerin Dansı
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
Standart Gizli Hazine

Gizli Hazine

hayalet korsanların kaçırdığı,
gizli bir hazinedir aşk.
daha kapağı bile açılmamış,
içine bakılmamış,görülmemiş.
ışığı kör edicidir gözleri

saflığı sudan temiz,
ve gizemi içinde saklı.
mecnunun çöl kumlarında bulduğu,
ferhatın bileğindeki güç,
keremin içinde yanan sonsuz ateş,
yunusun seçtiği tek eş.
hayalet korsanların kaçırdığı,
gizli bir hazinedir aşk.
gönül savaşından kazanılan ganimet,
uğruna kılıçların çarpıştığı.
canların hediye edildiği cihad.
zümrüdü ankanın taşıdığı,
kaf dağına götürdüğü,
bütün ruharın nöbet beklediği,
ve anahtarı kaybolmuş,
gizli bir hazinedir aşk...
bulutların ötesinde bir yerde,
belki gökkuşağının başladığı noktada,
binbir renge bürünmüş,
bukalemun gibi kendini gizlemiş,
bir yansımayla meydana çıkacak belkide...
belkide bir değişim anı bekliyor.
kalplerin ötesinde..
hayalet korsanların kaçırdığı,
gizli bir hazinedir aşk.
kötü ruhların hapsetmek istediği,
ve bunu için dalgaları köpürttüğü,
üstüne şimşekler çaktırdığı
ejderhanın yakmak istediği,
ama ilahi kudretin koruduğu
gizli bir hazine.
kanadı kırık kuşun yüreğindeki çarpıntı,
ulu zirvelere düşen bir kar tanesi,
okyanusun derinliklerinde bir yağmur damlası,
hazinenin içinde saklı...
kapağın açılmasını bekler
sonsuz kaçış için.
belkide bir hastalık.
bence dabbet-ül arz
çaresini ulu hekim
lokman bile bulamaz..
hayalet korsanların kaçırdığı,
gizli bir hazinedir aşk.
sessizliğin sesinden gelen bir ses,
bir nefes,belkide sonsuz bir çığlık,
sadece istediği kulağa duyurur sesini.
gören varmı bilmem cismini,
belki bir düş gecenin karanlığında,
belki hayalet bir görüntü sonsuz aydınlıkta,
yinede bir mücevher;sandığın içinde
gizlenmiş sonsuzlukların ötesine
ve mahşer gününde saklı olangizli bir hazine...
hayalet korsanların kaçırdığı,
gizli bir hazinedir aşk.
çocukların ağlamaklı gülüşünde,
bülbülün gülü öpüşünde.
ayrılığın yara açtığı yerde,
dizginlenmemiş duygulaın eşiğinde..
belki yarda belki serde,
anaların temiz kalbinde,
fakirlerin açlık kokan nefesinde
gizlenmiş bir hazinedir aşk...

Ali Pektaş
Renklerin Dansı isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 30.09.11, 00:52   #6
Kullanıcı Profili
S.Moderators
 
Renklerin Dansı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Tualim.NetRenklerin Dansı
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
Standart Odessa'ya

Odessa'ya

Odessa bırak ellerimi/soğuk
ısıtamazsın yorgun bedenimi
gözlerim kör/sesim kısık ve boğuk
sayamadım bendeki benlerimi

Odessa bu kaçıncı gece/yalnız
ölmek üzereyim bu soğuk ilde
daha çok gencim nedir bu apansız
bırak kalsın ellerin/ellerimde

Odessa bırakma ellerimi...

Ali Pektaş
Renklerin Dansı isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 30.09.11, 00:52   #7
Kullanıcı Profili
S.Moderators
 
Renklerin Dansı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Tualim.NetRenklerin Dansı
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
Standart Saklanan Yalnızlık

Saklanan Yalnızlık

sabahın görülmeyen karanlığında,
ruhların titrediği vakit ortaya çıkar yalnızlık.
sonra, suların diplerini kendine mesken eder,
hiç çıkmamak için yemin etmiştir sanki oradan.
ama yengeçlerden rahatsız olur herhalde..
kaçar oradan arkasına bile bakmadan.
sığınacak başka bir yer arar,
sonra kendini bir mahzene kapatır.
yıllanmış şaraplarla sarhoş olur.
birden kapının açıldığını farkeder,
mutlu bir yüzün içeri girdiğini hisseder.
ama iyi bilirim ki o mutluluktan nefret eder.
ordan da kaçar korkarak ve apansızca,
sonra ısssız bir çölün ortasına bir vaha yapar
kendisine.
kaynağından su yerine kan çıkar,
ve ağaçları hep kaktüslerdir oranın.
birden dertli bir insan görür,
sevinir o da yalnız kalmış diye,
mecnun olduğunu anlar onun ,
sonra döner deliye.
isyan eder kendi kendine bağırır, çağırır,
hiç gidecek yerim yokmu diye..
aklına parka bir fikir gelir.
bulutların arkasını düşünür.
orda beni kimse rahatsız edemez diye.
başında şimşeklerin çaktığını görür birden,
sonra bulutların yavaş yavaş kaybolduğunu,
bütün varlığıyla ortada kaldığını anlar,
bir an dünyayı terk etmeği düşünür.
başka bir alemde gizlenmeyi dener
etrafındaki bütün ışıkları söndürür,
çünkü o ıssızlığı ve karanlığı sever.
aniden ortalığın aydınlandığını görür,
göz alıcı bir ışığın varlığını hissder.
sonra olağanüstü bir orkestranın sesini duyar.
çünkü serenat yapmaktadır tanrıya orda melekler.
hem gözlerini kapatır hemde tıkar kulaklarını.
gizlendiğini sanar böylece varlığını.
kaçmaktan başka çare kalmamıştır artık,
sonsuz bir kaçış, nereye gideceğini bilmeden.
saklasınlar diye güneşe ve aya yalvarır,
unutur bir şeyi, ikiside aydınlatıcıdır.
bir an yalnızlık kendini öldürmek ister,
sonra cayar kararından,
cehenneme gitmekten korkarak.
sonra öyle bir yer bulur ki yalnızlık.
ilelebet kimsenin rahatsız edemeyeceği,
istediğini yapabileceği,
ve orası yaşadıkça onu da yaşayacağı
ve onun istemediği halde onu paylaşacağı
ve kimsenin onu bulamayacağı bir yer,
neresimi orası?
paramparça bir yürek.
kırılmış bir kalp.....

Ali Pektaş
Renklerin Dansı isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 30.09.11, 00:53   #8
Kullanıcı Profili
S.Moderators
 
Renklerin Dansı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Tualim.NetRenklerin Dansı
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
Standart Sana Bir Şey Bıraktım

Sana Bir Şey Bıraktım

sana bıraktım gökyüzünü
tüm şehir senin artık/git
tüm tanrılarını al götür
kalsın yalnızlık
ve deniz ve gel-git

sana bıraktım denizleri
martıların hüznü bende kalsın
dört ölüm/amansız hesap
dalgalar ve yalancı duman
hayaller denizlerde ıslansın

sana yalnızlığı bıraktım
ellerin kadar beyaz/yüreğin kadar kara
kilitlenmiş gecelerin sabahında
o irinden kanayan yara
kalsın o yalnız yolunda

sana ölümü bıraktım
belki seversin/tut ellerinden
saati kur lambaları söndür
yıllanmış düş kırıklıklarını al
bir ölü çıkar kendine kendinden...

Ali Pektaş
Renklerin Dansı isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 30.09.11, 00:53   #9
Kullanıcı Profili
S.Moderators
 
Renklerin Dansı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Tualim.NetRenklerin Dansı
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
Standart Sen Üzülme

Sen Üzülme

sen üzülme!.
sen üzüldükçe
ben yanarim köz olurum
yüce daglardan çig düşer yüregime.
sen üzülme!
sen üzüldükçe kalbime bir biçak saplanir,
uçurumlarin esigine gelirim.
sen üzülme...!

1997

Ali Pektaş
Renklerin Dansı isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 30.09.11, 00:53   #10
Kullanıcı Profili
S.Moderators
 
Renklerin Dansı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Tualim.NetRenklerin Dansı
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: May 2009
Üye No: 27
Mesajlar: 3.656
Konular: 2075
Standart Sevgim Nerede?

Sevgim Nerede?

Kar mı yagdı yollarına?
Yolları mı kapandı sevginin?
Neden ulaşamadı hala sana?
Önünü mü kesti nefretle hasret?
Yoksa...yoksa...onu sen mi kovdun?
Kapı dışarı mı ettin?
Biliyorum yapmazsın ama...
Neden hala haber alamadım ondan?...
Ya ondan işte...!

Tek yaşama gayemden,sevgimden,
Damarımdaki kanım,derimdeki sıcaklıgımdan...
Bembeyaz kar gibi;
Yavru kuş gibi,
Anaya hasret duyan. sevgimden..
Bir kuş gibi özgür,ana gibi şefkatli,dost kadar vefalı...
En cefalıdan cefalı olan; sevgimden...
Sor bir kere oralarda gören var mı?
Eger gören varsa haber ver!
Ya onu kucakla.
Ya da çabuk gönder bana!
Bak ben onsuz yapamadım,üşüyorum onsuz.
O da bensiz yapamamiştır herhalde...
Bak sevdigim lütfen!
Canımı kanımı bütün varımı.
Sevgimi bul!
Ya onu kucakla, ya da çabuk gönder bana...!

1996

Ali Pektaş
__________________
TUALİM.NET
Renklerin Dansı isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks

Etiketler
ali, ali pektaş şiirleri, pektaş, Şiirleri

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Hasip Pektaş Resimleri - Hasip Pektaş Eserleri - Hasip Pektaş Tabloları Renklerin Dansı Türk Ressamların Eserleri 0 03.01.12 17:07
İlham Behlül Pektaş Şiirleri Renklerin Dansı Türk Şairlerin Şiirleri 1 09.10.11 19:32
Hasip Pektaş Biyografisi Admin Türk Ressamların Biyografisi ( Hayatı ) 0 06.02.09 18:25


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 22:44.


Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0 RC 2
Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.